Tarihi Şahsiyetler

İzzet Mehmet Paşa -Bolulu- Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi -sadrazam-

İzzet Mehmed Paşa (ö. 1198/1784) Osmanlı sadrazamı.

1136 (1723-24) yılında devrin idarî ya­pısına göre Bolu’ya bağlı Çarşamba kaza­sının Beylik köyünde doğdu. Babası Hüse­yin Bey, Fâtih Sultan Mehmed devri sadrazamiarından Rum Menmeü Paşa’nm neslindendir. Bazı eserlerde Bolulu veya Teberdar lakaplarıyla anılır. Morali Beşir Ağa’nın Dârüssaâde ağalığı zamanında İstanbul’a gelerek Eskisaray Baltacılar Ocağı’na alındı; kitabetteki başarısı sebe­biyle bir süre sonra kapı hasekisi, ardın­dan da Dârüssaâde ağası yazıcılığı başhalifesi oldu. Bu görevi dolayısıyla “bey ha­life” unvanını aldı ve bunu paşa oluncaya kadar taşıdı. III. Mustafa’nın tahta çıkma­sından kısa bir müddet sonra 23 Safer H71’de (6 Kasım 1757) Dârüssaâde ağa­sı yazıcılığına terfi etti. Ancak Sadrazam Râgıb Paşa’nın onun aleyhinde olması ve Baltacı Ocağı’nın kaldırılmasına muhale­fet edenler arasında bulunmasından do­layı 1S Receb 1171 ‘de (25 Mart 1758) gö­revinden alındı. Baltacılar Ocağı’nın lağvedildiği gün tebdilen dolaşan Sultan Mus­tafa, İzzet Mehmed’i yangın geçiren evi­nin önünde görünce acımış ve kendisine 7500 kuruş yardımda bulunmuştu. İzzet Mehmed’in kayınpederinin yanında ge­çirdiği dönem Ramazan 1176 (Mart 1763) başlarına kadar sürdü ve bu tarihte ikin­ci defa Dârüssaâde ağası yazıcılığına ge­tirildi. Pek çok merasimde aktif görev al­dığı bu vazifesini Haremeyn muhasebe­ciliği pâyesiyle birlikte sürdürdü. 8 Şevval 1179’da (20 Mart 1766) tayin edildiği Darphâne emin-liğinde aralıksız sekiz yıl görev yaptı. Özel­likle 1768-1774 Osmanlı  Rus savaşı sıra­sındaki malî güçlüklerde ve yeni para ba­sımı gibi işlerde başarılı hizmetlerde bu­lundu; bu arada 1766 depreminde önemli hasar gören ve büyük kubbesi çöken Fâ­tih Camii’nin yeniden İnşasına nezaret et­ti. I. Abdülhamid’in cülusundan sonra 18 Zilhicce 1187’de (2 Mart 1774) şehreminliğe getirilen İzzet Mehmed Bey, yeni pa­dişahın “intisap” sistemine göre ekip kur­maya çalıştığı bu aylarda 25 Rebîülâhir 1188 (5 Temmuz 1774) tarihinde vezirlikle rikâb-ı hümâyun kaymakamlığına tayin ediIdi. Kısa bir müddet sonra Küçük Kaynarca Ant-laşması’nı İmzalayıp savaş alanından İs­tanbul’a dönmekte olan Sadrazam Muh-sinzâde Mehmed Paşa’nın ölümü üzerine 2 Cemâziyelâhir i 188’de (10 Ağustos 1774) sadrazamlığa tayin edildi ve sadâret müh­rünü bizzat padişahtan aldı. I. Abdülhamid, kendisinin seçtiği bu ilk sadrazamı­na alışılmışın dışında hediyeler vererek taltif etmişti.

İzzet Mehmed Paşa, sadâretinin ilk za­manlarında daha ziyade sefer yıllarının getirdiği iaşe maddeleri darlığı ve kara­borsayla ilgilenerek sert tedbirlerle dü­zensizlikleri önlemeye çalıştı. Avusturya’­nın işgal altında tuttuğu Buğdan’daki Bu-kovina’nın bu ülkeye terkini ihtiva eden antlaşma da bu esnada imzalandı. Sad­razam yeni kadroları iş başına getirirken gündemin en önemli meselesi, Kırımlı-Iar’ın Küçük Kaynarca Antlaşması’na gö­re kazandıkları serbestiyeti kabul etme­meleri ve Osmanlı Devleti’nden bu husus­ta yardım istemeleriydi. İzzet Mehmed Paşa, Küçük Kaynarca Antlaşmasının ge­tirdiği buna benzer yükler ve malî bozuk­luklarla meşgul olduğu bir sırada meyda­na gelen bir tartışma sadâretten azline sebep oldu. Donanmanın Beşiktaş önün­den denize açılması münasebetiyle veril­mesi mûtat Dolmabahçe ziyafetinde Kı-nmlılar’la yapılan görüşmeler esnasında Şeyhülislâm İvazpaşazâde İbrahim Beye­fendi yakınlarından birine mukâtaa tale­binde bulunmuş, İzzet Mehmed Paşa’nın bunu olumsuz karşılaması üzerine öf­keyle toplantıyı terketmiş; bu olaydan bir hafta sonra İzzet Mehmed Paşa görev­den alınmıştı.[8 Cemâziyelevvel 1189 / 7 Temmuz 1775] Ancak gerçek sebebin Kı­rım meselesinden kaynaklandığı anlaşıl­maktadır.

İlgili Makaleler