Tarihi Şahsiyetler

İşkodralı Mustafa Paşa Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

Buşatlı Mustafa Paşa (1797-1860) Osmanlı devlet adamı ve Işkodra mutasarrıfı.

27 Ramazan 1211’de (26 Mart 1797) doğdu. İşkodra  sancağı mutasarrıflığını elinde bulunduran ve Buşat (Btıshati) köyüne nisbetle Buşatlı olarak tanınan aileye men­suptur. Bu sebeple Buşatlı veya İşkodralı Mustafa Paşa diye anılır. Yazdığı şiirlerde kullandığı “Şerifî” mahlası dolayısıyla Şerîfî Mustafa Paşa olarak da bilinir. Buşat­lı ailesinin kurucusu Gazi Mehmed Paşa’­nın torunu olan Mehmed Âsaf Paşa’nın oğ­ludur. Amcası bölgenin en güçlü mutasar­rıflarından Vezir Kara Mahmud Paşa’dır,

Şair ve devlet adamı olan babası tara­fından yetiştirildi. İşkodra sancağı muta­sarrıfı amcası İbrahim Paşa’nın vefatı üze­rine -babasının bir yıl önce vefatı dolayı­sıyla- henüz on üç yaşında iken beylerbeyi pâyesiyle İşkodra mutasarrıflığına getiril­di (1810). İki yıl içinde vezirliğe terfi etti­rilen (Mayıs 1812) Mustafa Paşa, Rumeli bölgesinde devlet düzenini tesis etmek için çalışmalar yaptı ve bu arada merkezî yönetime karşı gelen Tepedelenli Ali Paşa isyanını bastırmakla görevlendirildi. Bu gö­revlerde başarılan görüldüğünden kendi­sine İşkodra sancağına ek olarak Ohri ve İlbasan mutasarrıflıkları verildi. Mustafa Paşa 1820’de bölgeyi Tepedelenli Ali Pa-şa’nın adamlarından temizledi. Dönemin Rumeli Valisi Hüseyin Paşa ile birlikte Rumeli taraflarında dü­zenin korunmasında etkili oldu. Ayrıca Karadağlıların Kuzey Arnavutluk’a karşı olan hücumları­nı bertaraf etti [19] An­cak Rumeli’de oluşturulmaya çalışılan ni­zamiye askeri fikrine karşı çıkınca bu işle görevlendirilen Sadrazam Mehmed Reşid Paşa ile ihtilâfa düştü. 1828-1829 Osmanlı-Rus savaşına çağrılarak kendisine Edirne kolu seraskerliği verilip bütün Rumeli’yi harekete geçirmesi istendi. Bu savaşta Vi-din ve Rahova’yı işgal eden Ruslar’a karşı mücadele etti. Hizmetleri dolayısıyla II. Mahmud’un iltifatına mazhar oldu. Savaş­tan sonra mülkî idarede girişilen düzenle­melerden tedirgin olarak Bosnalılar, Mı­sır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa, Sırp Prensi Miloş Obrenoviç (Milos Obrenovic) ve Karadağ Prensi II. Petar Petroviç Nyegoş ile yakın ilişkiler içine girdi. Uhdesinde bulunan Ohri, İlbasan ve Dukagin sancaklarının İdaresinden alınma­sına tepki göstermesi ve amcası Vezir Kara Mahmud Paşa gibi İşkodra’da geniş bir tabana ve güçlü bir halk desteğine sahip olarak Niş, Üsküp ve Sofya şehirlerini ele geçirmesi üzerine âsi ilân edildi. Mehmed Reşid Paşa nizamiye askeriyle Mustafa Paşa’nın üzerine yürüdü ve onu dağlık bölge olan Babuna’da yendi (21 Nisan 1831). Mustafa Paşa İşkodra Kalesi’ne kapandıysa da kale kuşatma altına alınınca ça­resiz kalıp eman diledi ve İstanbul’a gön­derildi.

İstanbul’da kendisine Süleymaniye böl­gesinde bir konak tahsis edildi. Dindar kisiliği yanında edebiyata merakı, yazdığı şi­irler ve katıldığı toplantılardaki kapsamlı görüşleri sayesinde etrafında geniş bir dost grubu oluştu. Çok geçmeden yeniden görev aldı ve Anadolu’da Bolu, Kastamo­nu, Adana, Maraş, Konya gibi yerlerde va­lilik yaptı. Ardından tekrar Rumeli’ye gön­derildi ve Hersek mutasarrıflığına tayin edildi. Sancağın merkezi olan Mostar’a yer­leşti (1853). Son görev yeri olarak Medîne-i Münevvere’de şeyhülharemlikte bu­lundu ve 7 Zilkade 1276’da (27 Mayıs 1860) burada vefat etti.

1831 isyanından sonra devlet hazinesi­ne devredilen mallan 1865’te çocuklarına iade edildi. 1827-1828’de babalarının İşkodra valisi olduğu dönemde kendilerine beylerbeyilik rütbesi verilen Hasan Hakkı Paşa ve Mahmud Paşa da Osmanlı Devle-ti’nde üst düzey yöneticilik görevlerinde bulunmuştur. En küçük oğlu Şûrâ-yı Dev­let üyelerinden Ali Rızâ Bey’dir. Mustafa Paşa ile birlikte Buşatlılar’ın İşkodra’da aile olarak devam eden mutasarrıflık dönem­leri sona ermiştir.

Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler