Edebi Şahsiyetler

İshak Çelebi Kimdir, Hayatı, Eserleri, Edebi Kişiliği, Hakkında Bilgi

Kılıçzade İshâk Çelebi (ö. 943/1537) Osmanlı tarih yazıcılığının önemli eserlerinden olan Selimnâme adlı kitabıyla tanınan divan sairi.

Üsküp’te büyük bir ihtimalle 869’da (1464-65) doğdu. Kılıç ustası İbrahim Efendi’nin oğlu olduğu için Kılıççızâde di­ye tanındı. Üsküpte başladığı öğrenimini Edirne’de Kara Bâlî’nin yanında tamam­layıp ilmiye sınıfına girdi. Önce Serez (Si­roz), ardından Edirne’de İbrahim Paşa ve Üsküp’teki İshak Paşa medreselerine mü­derris oldu. Mısır seferinden sonra 923-924 (1517-1518) kışını geçirmek üzere Şam’da ikamet ederken Yavuz Sultan Selim’e musâhiblikiçin Galata Kadısı Bur­salı Nihâlî Cafer Çelebi ve Mihaliç Kadısı Bozan’la birlikte Suriye’ye gönderildi. An­cak bazı davranışlarından dolayı üçü de musâhibliğe kabul edilmedi. İshak Çelebi, tekrar eski vazifesine dönerek Bursa Kap­lıca (Hudâvendigâr) ve İznik’teki Orhan Gazi medreselerinin ardından 933’te (1526-27) Edirne Dârülhadisi’ne ve 937′-de (1530-31) İstanbul Sahn-ı Semân mü­derrisliğine getirildi. 942 (1536) yılında kadı tayin edildiği Şam’da bir yıl sonra öldü. Hastalığı sırasında vefatı için, “Gelicek hâlet-i nez’a dedi târihini İshak  Yö­neldim cânib-i Hakk’a başı açık yalınayak” beytini tarih düşürmüş, vasiyeti gereği Şam civarında bulunan Kubûrü’s-sâlihîn’e defnedilmiştir.

Yavuz Sultan Selim ve Kanunî Sultan Süleyman gibi iki büyük hükümdarın tak­dir ve iltifatına mazhar olarak dârülhadis ve Sahn-ı Semân müderrislikleri gibi önemli görevlere getirilen İshak Çelebi şöhret ve gösterişe fazla itibar etmeme­siyle tanınmıştır. Hoşsohbet, güler yüz­lü, mizah ve latifeden hoşlanan kişiliği ile çevresinde sevilip aranan bir insan olarak takdir edildiği gibi derbeder yaşayışı ve bazı serbest hareketleri yüzünden ten­kitlere de hedef olmuştur. Hasan Çelebi onun, kırk yaşına gelince yaşadığı harâbâtî hayattan tövbe etmiş ve buna “tübtü ilallah” [909/1503-1504 Allah’a yöneldim] İbaresiyle tarih düşürmüş olduğunu kay­deder. Aynı zamanda şair olarak ün kaza­nan İshak Çelebi’nin şairliği Sehî, Latîfî, Âşık Çelebi ve Hasan Çelebi gibi tezkire yazarları tarafından övülmüştür. Divan şiirinde Necâtî Bey ve çağdaşlarıyla baş­layan, Türkçe kelime ve deyimleri birkaç anlamıyla beyte yerleştirerek sanat gös­terme işini İshak Çelebi de şiirlerinde us­taca gerçekleştirmiş, biraz da bu yüzden coşkulu, canlı, içten söylediği şiir ve ga­zelleri çok sevilmiştir. Ayrıca manzumele­rine XVI. yüzyıl Osmanlı aydınlarının alış­kanlıkları, zevkleri ve sosyal görüşleriyle kendi duygularını ve hayat anlayışını da yansıtmış, şiirlerinde dost sohbetlerini, aşk maceralarını ve mahallî hayatı dile getirmiştir.

İlgili Makaleler