Tarihi Şahsiyetler

III. Gıyaseddin Keyhüsrev Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

Keyhusrev III (ö. 682/1283-84) Anadolu Selçuklu sultanı (1266-1282).

Babası IV. Kılıcarslan’ın öldürülmesin­den sonra çocuk yaşta tahta çıkarıldı. Yaşının küçüklüğü sebebiyle Muînüddin Süleyman Pervane, IV. Kilıcarslan devrin­de olduğu gibi nüfuz ve kudretini muha­faza etti. Muînüddin Pervane, Gıyâseddin öğrenim çağına gelince “üstâdü’s-saltana” unvanını verdiği Yenbuî’yi onu yetiş­tirmekle görevlendirdi; bu arada Emînüddin İsfahânî’yi musahip, kendi oğlu Mühezzebüddin Ali’yi de muhafız tayin etti. İyi bir dinî terbiye alan Gıyâseddin erginlik çağına geldiği zaman da ata binmek ve silâh kullanmak gibi konularda eğitildi.

671 (1272) yılında, İlhanlı Hükümdarı Abaka Han’ın kardeşi Acay Noyan ve or­du Kumandanı Samagar Noyan’ın baskıla­rından rahatsız olan Muînüddin Pervane, Anadolu halkının Moğollar’a karşı kurta­rıcı gibi gördüğü Mısır Memlûk Sultanı Baybars’a bir elçilik heyeti gönderip Gıyâ­seddin Keyhusrev’e ve Selçuklu hüküm­ranlığına dokunmamak şartıyla onu Ana­dolu’ya davet etti. Baybars bir yıl sonra ordusuyla birlikte Anadolu’ya yöneldiyse de Abaka Han’dan korkup telâşa düşen Muînüddin Pervane, ona elçiler göndere­rek iş birliği ve ittifak teklifinin bu yıl uy­gulanmasının mümkün olmadığını, bu sebeple seferini gelecek yıla ertelemesi­ni istedi. Aynı yıl içinde Abaka Han, Toku Noyan’ı Anadolu’da görevlendirdi ve Sel­çuklu devlet erkânına onun iznini alma­dıkça herhangi bir konuda karar verme­melerini bildirdi. Bunun üzerine Muînüd­din Pervane, diğer devlet adamlarıyla an­laşıp tekrar Baybars’tan Anadolu’ya gel­mesini istediyse de ondan bu seferin an­cak gelecek yılın sonlarında yapılabileceği cevabını aldı. Bu sırada Beylerbeyi Hatî-roğlu Şerefeddin Mesud Moğollar’a karşı isyan etti ve o da Baybars’tan yardım is­tedi. Fakat Anadolu’ya gelen 30.000 kişi­lik bir Moğol kuvveti çok geçmeden Kayseri Sivas arasındaki Gedük’te Selçuklu kuvvetlerinin de yardımıyla ayaklanmayı bastırdı ve yakalanan Hatîroğlu bazı emîr ve Türkmen beyleriyle birlikte idam edil­di (675/1276).

Memlûk Sultanı Baybars, Muînüddin Pervane gibi büyük Selçuklu emîr ve beylerinin daveti, ülkesine kaçan devlet adamlarının teşviki ve özellikle Anadolu halkının kendisini putperest Moğollar’a karşı kurtarıcı olarak görmesi sebebiyle Anadolu topraklarına girdi ve Elbistan’a geldi. Bunun üzerine Toku ve Tudavun no-yanlarla Muînüddin Pervâne’nin sevk ve idaresindeki Moğol, Selçuklu, Gürcü ve Ermeni kuvvetlerinden oluşan ordu Elbis­tan yönüne hareket etti. Akçaderbent’te Memlûk ve Moğol kuvvetleri arasında ya­pılan Öncü savaşında ve arkasından Elbis­tan ovasında ana kuvvetler arasında ya­pılan asıl savaşta Moğollar ağır bir yenil­giye uğradılar [Zilkade 675/Nisan 1277] Bu savaşta Selçuklu kuvvetleri ciddi bi­çimde savaşmadıkları gibi birçok emîr ve asker de Memlükler tarafına geçmişti. Yenilgi üzerine Muînüddin Pervane Kay-seri’ye gelerek burada bulunan Gıyâsed­din Keyhusrev ile Vezir Fahreddin Ali ve diğer Selçuklu devlet adamlarını yanma alıp Tokat’a çekildi. Bu önemli zaferden sonra Kayseri’ye giden Baybars sevgi ve takdir gösterileriyle karşılandı; ancak bir hafta sonra ordusunun karşılaştığı yiye­cek sıkıntısı sebebiyle Mısır’a dönmek zo­runda kaldı. Böylece Muînüddin Pervâ­ne’nin hem Baybars hem de Abaka Han ile ilişkilerini sürdürmek şeklindeki karar­sız tutumu sebebiyle Baybars’ın Anado­lu’yu Moğol tahakkümünden kurtarma yolundaki bu teşebbüsü neticesiz kaldı. Baybars’ın ayrılmasının arkasından Aba­ka Han bizzat başına geçtiği büyük bir or­duyla Anadolu’ya geldi; Muînüddin Per­vane, Sultan Keyhusrev ve Fahreddin Ali hemen ona katıldılar. Savaşın yapıldığı Elbistan’a giden Abaka Han, aralarında Toku ve Tudavun noyanların da bulundu­ğu Moğol ölülerini gördüğü halde her­hangi bir Selçuklu emîr ve askerinin cese­dine rastlamaması üzerine çok öfkelendi ve Pervâne’nin kendilerine ihanet ettiği kanaatine vardı. Daha sonra Kayseri’ye geçen Abaka Han bütün Selçuklu şehir­lerinin yağma ve tahribini, halklarının da katlini emretti; rivayete göre aralarında ilim ve din adamlarının da bulunduğu çoğu Türkmen 200.000 kişi öldürüldü. Bu arada Abaka Han’ın veziri Şemseddin Cü-veynFnin Sivas’ın bir kısmını satın alarak tahripten kurtardığı bilinmektedir. Aba­ka Han, Anadolu’nun idaresini kardeşi Kongurtay Noyan’a bırakıp Karamano-ğullan’nı yola getirmesini emrettikten sonra beraberinde Muînüddin Pervane ve Fahreddin Ali olduğu halde Azerbaycan’a döndü. Moğol noyan ve kumandanlarıyla Pervâne’nin durumunu tartıştıktan son­ra İhanetini sabit görerek onu ve adam­larını idam ettirdi.[ Safer 676 / Temmuz 1277]

İlgili Makaleler