İdgam Nedir, Ne Demek, Çeşitleri, Hakkında Bilgi
İdgam. Mahreçleri aynı veya yakın olan harflerin yan yana gelmesiyle dilde ve kıraatte ortaya çıkan ağırlığın giderilmesi için uygulanan telaffuz biçimini ifade eden terim.
Sözlükte “örtmek, kaplamak” anlamındaki dagm (degam, degamân) kökünden türeyen ve “bîr şeyi diğer bir şeyin içine katmak, çiğnemeden yutmak, burnundan konuşmak” gibi anlamlara gelen idgam “mahreç ve sıfatları aynı (misleyn) veya mahreçleri aynı, sıfatları ayrı (mütecâniseyn). yahut mahreç ve/veya sıfatları yakın (mütekaribeyn) olan iki harften ilkini ikinciye katarak telaffuz etmek” mânasında kullanılır. Söz konusu iki harften birincisine müdgam, ikincisine müdgamün fîh denir.
Arapça’ya mahsus olan ve Kur’an kıraatiyle de ilgili bulunan idgam, dilin aynı veya yakın mahrece iki yerine bir defa gitmesiyle telaffuza kolaylık ve akıcılık kazandırmak için yapılır: “Medede yerine “medde “minmâ” yerine “mimmâ okunması gibi. Aralarında aynılık, mahreç birliği, mahreç veya sıfat yakınlığı bulunan iki harf yan yana geldiğinde genellikle idgam uygulanırsa da hareke kabul etmemesi sebebiyle elifler ve idgamla telaffuz daha da zorlaşacaği için hemzeler arasında idgam yapılmaz. Ancak. “se”âl ve “re”âs misallerinde olduğu gibi iki hemze kelimenin ortasında bulunursa idgam uygulanır.
Kur’an tilâvetinde -kıraat imamlarının ihtilâfları da dikkate alındığında- değişik türleri olan idgamı iki ana başlık altında ele almak mümkündür. İdgâm-ı Kebîr. Kırâat-i seb’a imamları içinde yalnız Ebû Amr b. Alâ’nın uyguladığı ve yan yana bulunan iki harften her ikisinin de harekeli olduğu idgam türüdür: gibi. Büyük diye nitelendirilmesi dilde ve tilâvette çokça meydana gelmesi, uygulanmasındaki zorluk, idgam yapmadan önce birinci harfin sakin kılınması işlemi gibi sebeplerle açıklanmıştır. İdgâm-ı kebîrde müdgam ile müdgamün fîh genel olarak ayrı ayrı kelimelerde bulunursa da aynı kelimede bulunduklarının örnekleri de vardır,