Türk Edebiyatı

İçtimaiyat Mecmuası Tarihi, Konuları, Yazarları, Hakkında Bilgi

İctimâiyyat Mecmuası. 1917 yılında yayımlanan ilk Türkçe toplum bilimi dergisi.

Ziya Gökalp’in kurduğu İctimâiyyat Dârülmesâîsi tarafından yayımlanan dergi altı sayı çıkarılmış, dârülmesâînin faali­yetlerini durdurmasıyla da yayımı sona ermiştir. Müdürlüğünü İstanbul Darülfü­nunu içtimaiyat müderris muavini Necmeddin Sâdık’ın (Sadak) yaptığı mecmua ülkemizde bir enstitünün çıkardığı ilk dergidir. Daha önce Ulûm-i îctimâiyye ve İktisâdiyye Mecmuası adıyla bir der­gi yayımlanmakla birlikte (1908-1911) bu dergi iktisat ağırlıklı olmuş, İctimâjyyat Mecmuası sosyoloji alanında yayımlanan ilk dergi sayılmıştır.

Ziya Gökalp, o devirde ismi yeni duyu­lan sosyoloji ilmi çalışmalarına ilk olarak 1911 yılında Selânikte İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin merkezinde başlamıştır. İt­tihat ve Terakkî’nin büyük desteğini gö­ren Gökalp, 1914’te İstanbul Dârülfünunu’nda İçtimaiyat Bölümü’nü açmış, 191S yılında İçtimaiyat Dârülmesâîsi’ni kurmuş, böylece sosyolojinin toplumun meselelerine ilmî çözümler getireceği inancını yaymaya çalışmıştır. Bu fikirlerini Fransa’da laik bir toplum, eğitim, din ve ahlâk anlayışının yerleşmesi için mücade­le etmiş olan Emile Durkheim’den almış­tır. Ancak Gökalp, bir yandan Durkheim’in yazılarını tercüme ederken öte yandan bunları Türk toplum ve kültürüne uyar­layarak millî bir sosyoloji kurmak için gay­ret göstermiştir.

Mecmuada sosyolojinin ne olduğu, ide­oloji, psikoloji ve felsefeden hangi açılar­dan ayrıldığı ortaya konulmaya, metodu hakkında bilgi vermek amacıyla istatisti­ğin sosyolojideki kullanımı tanıtılmaya ça­lışılmıştır. Sosyolojinin uygulamasını ve bunun topluma kazandıracağı faydalan ortaya koyabilmek için mecmuanın na­zari ve amelî kısımlar halinde çıkarılması amaçlanmışsa da bu ayırım sadece 1. sa­yıda uygulanmıştır. Dergide hâkim olan anlayışa göre tabii dünya ile toplum ara­sında bir fark yoktur. Tabiat ve toplum, bilim tarafından keşfedilip denetlenecek kanunlara sahip olma açısından aynı olun­ca sosyoloji de tabiat ilimleri gibi önem kazanacaktır. Mukaddimede belirtildiği­ne göre sosyoloji ilmi içtimaî kurumların hangisinin tabii, hangisinin marazî oldu­ğunu belirleyerek sosyal reformlara yol gösterecektir. Mecmuada Ziya Gökalp ya­nında Ahmed Emin (Yalman), Necmeddin Sâdık (Sadak), Mehmet Emin (Erişirgil) ve Halim Sabit’in de (Şibay) yazıları çıkmış, ayrıca Emile Durkheim’den sosyolojiyle ilgili tercümeler yapılmıştır.

İlgili Makaleler