İslam Tarihi

Harrar Seferi Tarihi, Nedenleri, Sonucu, Hakkında Bilgi

Harrâr Seferi. Hz. Peygamber’in Kureyşliler’e karşı gönderdiği İlk seriyyelerden biri.

Resûl-i Ekrem’in Medine’ye hicretin­den sonra başta Ebû Süfyân olmak üze­re bazı müşriklerin, hicret eden Mekkeli hemşehrilerini himayeden vazgeçmeleri için ensara mektup yazması müslüman-ları tedirgin ediyordu. Hz. Peygamber, Medine çevresinden geçen Kureyş kabi­lesine ait kervanlar üzerine seferler dü­zenleyerek onları ekonomik açıdan baskı altına almayı ve böylece düşmanlıklarına karşılık vermeyi düşündü. Harrâr seferi, bu amaçla hicretten sonraki yedi-on al­tıncı aylar arasında düzenlenen üç seriyyeden biridir. Bu sefere kumandanına nisbetle Sa’d b. Ebû Vakkâs Seriyyesi de denilmektedir.

Harrâr, Mekke İle Medine arasında Râ-biğ sahil şehrinin doğusunda, Gadîr-i Hum ile Cuhfe’nin güneyinde, Mekke ile Medine’yi birbirine bağlayan yol üzerinde bir vadi olup bazı kaynaklarda yanlış ola­rak Hazzâz. Hazzâr, Ha­zar ve Hezâz şeklinde geçmek­tedir. Kaynaklar. Harrâr’ı Resûlullah’ın hic­ret yolculuğu esnasında uğradığı yerler arasında gösterir.

Hicrî 1. yılın Zilkade ayında {Mayıs 623) bir Kureyş kervanının Harrâr’dan geçece­ğini öğrenen Hz. Peygamber, Sa’d b. Ebû Vakkâs’ı yirmi veya yirmi bir muhacirden oluşan bir birliğin başında Harrâr’a gön­derdi. Diğer kaynakların aksine İbn Hişâm seriyyenin sekiz kişiden oluştuğunu kay­dediyorsa da (es-Sîre, I, 600) birliğin alt­mış kişilik Kureyş kervanına karşı sevke-dildiği dikkate alınırsa bu sayının gerçeği yansıtmadığı söylenebilir. Resûl-i Ekrem, seriyyenin beyaz sancağını Mikdâd b. Amr’a (Mikdâd b. Esved) teslim etti. Yaya olarak yola çıkan birlik güvenlik sebebiyle gündüzleri gizlenip geceleri yürüdü: yo­la çıkışının beşinci gününün sabahı Har­râr’a ulaştı. Kureyş kervanının buradan bir gün önce geçtiğini öğrenen müslü-manlar. Hz. Peygamber kendilerine Har­râr’dan ileriye gitmemelerini özellikle tembih ettiği için kervanı takip etmeyip Medine’ye döndüler.

Vâkıdî, İbn Sa’d, Belâzürî, Teberi ve îbn Hibbân bu bilgileri verirken İbn Hazm ve İbn Abdülber Harrâr seferinin ilk Be­dir Gazvesi esnasında, Medineliler’e ait hayvanları yağmalayan Kürz b. Câbir’i yakalamak üzere düzenlendiği­ni kaydederler. İlk Bedir Gazvesi 2. yılın Rebîülevvel ayında (Eylül 623} veya Ce-mâziyelevvel ayının başında (Kasım 623) vuku bulduğuna göre İbn Abdülber ve İbn Hazm’ın verdiği bilgiler diğer kaynaklar­da yer alan bilgilerle çelişmektedir. Bu durumda, 2. yılda da Sa’d b. Ebû Vakkâs başkanlığında bir başka seriyyenin gön­derilmiş olması söz konusudur. Ancak Taberî dışındaki diğer müellifler, ilk Bedir Gazvesi sırasında böyle bir seriyyenin gön­derildiğinden bahsetmezler. İlk Bedir Gaz­vesi sırasında Sa’d’ın sekiz kişiyle gönde­rildiğini kaydeden Taberî bu bilgiyi, Harrâr seferini tarih vermeden 2. yılın Cemâziyelâhir ayında (Aralık 623) meydana gelen Uşeyre Gazvesi’nden son­ra zikreden İbn Hişâm’a  dayanarak vermiş olmalıdır. Ancak İbn Hİşâm’ın bazı olayları anlatırken kronolo­jik sıra takip etmediği unutulmamalıdır. İbn Kesîr. Harrâr seferinin 1. yılın Zilkade ayında (Mayıs 623) gerçekleştiğini kabul eden VâkıdTnin bu konuda daha güvenilir olduğunu kaydetmektedir. Bu durumda Harrâr seferinin, İbn Hazm ve İbn Abdülberr’in verdiği bil­giler doğrultusunda vuku bulduğunu ka­bul etmek mümkün değildir.

Muhammed Hamîdullah, Harrâr sefe­rinin düşmanın durumuna dair keşifte bulunmak veya bölgede oturan kabile­lerin müslümanlarla iş birliği yapıp yap­mayacaklarını anlamak amacıyla düzen­lenmiş olduğunu söyler.

TDV İslâm Ansiklopedisi