Edebi Şahsiyetler

Guy de Maupassant Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

MAUPASSANT, Guy de (1850-1893)

Fransız, yazar. Öykü ve romanlarında olaya ağırlık vermiş, bu tutumun en usta temsilcisi olmuştur.

Henri Rene Albert Guy de Maupassant, Dieppe yakınlarında, Etretat’da doğdu, 6 Temmuz 1893’te Paris’te öldü. Annesi, Gustave Flaubert’in çocukluk arkadaşıydı. Maupassant’ı sanata özendiren ilk insan da o oldu. Maupassant, çocukluğunda doğayı ve Norman köylülerinin yaşamını yakından tanıma olanağını buldu. On üç yaşında Yvetov’daki bir papaz okuluna gönderildi. Ama papazlara hiç ısınamadı, giderek dinden de soğudu, papazları alaya alan şiirler yazmaya başladı. Bu şiirlerden biri müdürün eline geçince okuldan kovuldu. Daha sonra Rouen Lisesi’ni bitirdi. Şairlik yolunda ilk ciddi adımlarını lise sıralarında attı. 1870 Fransa-Prusya Savaşı çıkınca gönüllü olarak askere gitti. Barış olunca Paris’e yerleşti. Yaşamını kazanmak için memur olarak çalışmaya başladı. Bir yandan da Paris’in kalburüstü insanlarıyla ilişkiler kurdu. Atletik yapılı bir insandı; kürek çekiyor, avlanıyor, Seine Nehri çevresindeki meyhanelere gidiyordu.

Yazarlığa yönelmesi, 1871-1880 arasında gerçekleşti. Annesi onu, kendi çocukluk arkadaşı Flaubert’e gönderdi. Flaubert de Maupassant’ın yetişmesiyle yakından ilgilendi. Ona üslup dersleri verdi, gerçekleri yepyeni gözlerle incelemesini öğretti. Zola, A.Daudet, Huysmans ve Turgenyef gibi yazarlarla tanıştırdı. Maupassant kısa sürede, Zola’nın başını çektiği doğalcı (natüralist) yazarlar grubuna katıldı. Bu grubun 1880’de yayımladığı bir antolojide yer alan “Boule de Suif” (Tombalak) adlı öyküsü ilk büyük başarısı oldu.

1875’ten sonra şiiri bırakıp Flaubert’in etkisiyle bütünüyle öykü yazmaya yöneldi. Yalnızca kalemiyle geçinmeye karar verip memurluktan ayrıldı. Kısa sürede, sevilen, okunan bir yazar oldu. Kitaplarının basımı ile yakından ilgileniyordu. Telif hakları, kitaplarının yabancı dillere çevrilmesi ve yeniden basımı konularında büyük bir titizlik gösteriyordu. Bel-Ami (Güzel Dost) adlı romanı tam bir satış başarısı kazandı. Onun geliriyle satın aldığı yata Bel Ami adını verdi. Yatıyla Korsika, Cezayir, Tunus, İtalya, Sicilya ve İngiltere’ye uzanan yolculuklar yaptı. Bu gezilerden edindiği izlenimleri Au soleil (“Güneş Altında”); Sur l’eau (“Denizde”), La vie errante (“Gezginci Yaşam”) adlı kitaplarında dile getirdi.

İlgili Makaleler