Tarihi Şahsiyetler

Fatih Sultan Mehmet Kimdir, Hayatı İstanbul’un Fethinden Sonra Siyasi Gelişme

Osmanlı Devleti’nin gazi devleti sıfatı Fâtih Sultan Mehmed döneminde her zaman­kinden daha belirli bir hal almıştır. İstan­bul’un fethi haberi bütün Avrupa’da he­yecanla karşılandı. Papa V. Nicolas, İtalya devletleri arasında birlik istedi ve bütün hıristiyanlan Haçlı bayrağı altına davet etti. Viyana’da İmparator III. Friedrich ve Napoli Kralı V. Alfonso bu Haçlı seferinin başına geçmek istediler. Regensburg’da imparatorluk meclisinde (Diet) bütün hıristiyanlık âleminde beş senelik gene) barış yapılması. Çanakkale Boğazı’na bir donanma gönderilmesi öne sürüldü.[Ni­san 1454]

Fâtih Sultan Mehmed, bir Haçlı seferi­nin başlıca desteği olabilecek Venedik Cumhuriyeti ile bir antlaşma imzaladı.[19 Rebîülâhir 858/ 18 Nisan 1454] Bu antlaşma ile Doğu’daki kolonilerini gü­vence altına alan Venedik, Haçlı toplantı­larına katılmaktan ve padişahı kızdırmak­tan kaçındı. Karadeniz ve Ege denizlerin­deki Ceneviz kolonileri de haraç ödeme­ye razı olarak padişahla anlaştılar. Ancak Rodos şövalyeleri papaya bağlı oldukların­dan padişaha hiçbir zaman haraç Öde­meyeceklerini bildirdiler, savaş halini de­vam ettirdiler.[858/1454’te Hamza Bey kumandasında Osmanlı donanmasının Ege seferi sonuç vermedi] 860″ta (1456) Fâtih, Kuzey Ege’de Enez ile İmroz ve Limni’yi aldı.

1456 Belgrad savunması için büyük fa­aliyet gösteren papalık kendi kaynaklan ile on altı kadırgalık bir donanma hazır­ladı. Bu donanma Ege sularına gönderil­di. Rodos’ta üslenen papalık donanması Sakız ve Midilli adalarına uğradı; ardın­dan Limni, Taşoz ve Semadirek adalarını ele geçirdi (861/1457) ve kuvvet bıra­karak çekildi. Fâtih, İsmail Bey idare­sinde donanma gönderdi. Donanma Midilli hâkimini tekrar padişaha baş eğ­meye mecbur ettiği gibi Taşoz ve Semadirek’i işgal etti. Fâtih 865’te (1461) Trabzon seferine çıkarken Rodos şöval-yeleriyle bir ateşkes imzaladı. Arnavut­luk’ta, Venedik 1463’te Arnavut âsilerini açıktan açığa himayesi altına alıncaya ka­dar Napoli kralı ve papa faaliyette idiler. Fâtih, Arnavut İskender Bey ile de ateş­kes imzaladı. 8S8-860 (1454-1456) yıl­larında esas faaliyeti Sırp meselesi üze­rinde yoğunlaştı. 855’te (1451) II. Meh­med tahta çıkınca Sırp despotu Alacahi-sar (Kruşevac) ve yöresini zaptetmiş, fa­kat İstanbul fethi haberini alınca iade etmişti. Fâtih, bir ültimatom göndererek Lazar’ın eski memleketi Morava vadisinin irsen kendisine ait olduğunu ileri sürdü ve Despot Georg Brankovic’e yalnız ba­basının mülkü Vı!k-ili’ni, yani Vulçıtrın-Lab bölgesini bırakabileceğini bildirdi. (1454) yazında Morava vadisine yap­tığı seferde Omol (Omolridon) ve Sifrice-hisar’ı (Ostrovica] zaptetti. Osmanlı ordusu çekilince Vidin-Niş bölgesinde Macarlar, Kosova yöresinde ise Sırp kuvvetleri karşı saldırıya geçtiler. Fâtih 8S9 (1455) yazında ikinci Sırp se­ferinde kuvvetlerini Güney Sırbistan’a, Vılk-İIi’ne yöneltti. Trepça. Novobrdo (No-voberde) ve Lab vadisinde gümüş maden­lerini ele geçirdi. Yalnız Vılk-ili’ni elinde tutma şartıyla bir ateşkes anlaşması yaparak despotu Macarlar’dan ayırmaya muvaffak oldu.[Omol ve Sıfricehisar des­pota geri verilmiş görünmektedir] Despot yılda 3 milyon akçe ödemeyi ve seferlere belli sayıda asker göndermeyi kabul edi­yordu. Fâtih, Sırbistan’ı sıkı şekilde ba­ğımlı tutmanın Belgrad’ın Macarlar’dan  alınmasına bağlı olduğunu biliyordu. Sırplar tarafsız duruma getirilmişti ve Macarlar’ın Katolikleştirme siyasetinden  memnun değillerdi. Sırp siyasetinde baş­lıca rol oynayan Mahmud Paşa, kardeşi Mihail Angelovic vasıtasıyla Macarlar’a karşı olanlardan faydalandı; Osmanlı yan­daşı grup kuvvetlendi.