Fatih Kerimi Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi
Fatih Kerîmî (1870-1937) Tatar Türkleri’nden, yazar, gazeteci ve naşir.
Tataristan’ın Bügülme kazasına bağlı Minglibay köyünde doğdu. İlk eğitimini köyün mollası olan babası Gılman Ahund’dan aldıktan sonra Çıstay (Çistapoi) Med-resesi’nde on bir yıl öğrenim gördü. Bu arada iki yıllık Rus mektebini bitirdi. 1890’da Ufa’da Orenburg Müftülüğü’nden müderrislik icazetnamesi aldı. Babası aynı yıl oğlunu tahsil için İstanbul’a gönderdi. Ahmed Midhat Efendi’nin yardımıyla Mekteb-i Mülkiyye’ye giren Kerimî onun fikirlerinden faydalandı. Eğitimini tamamlamasının ardından Kırım’a giderek Yalta’da bir köyde iki yıl kadar öğretmenlik yaptı. 1896-1898 yaz aylarında Orenburg’a bağlı Kargalfda usûl-i cedîd [bk. Cedîdcilik] muallimlerinin yetiştirilmesine katkıda bulundu. Orenburg’da altın ocakları işleten Şâkir Remiev’in davetiyle Almanya, Belçika, İtalya, Fransa, Avusturya, Sırbistan, Bulgaristan ve Türkiye gibi ülkeleri içine alan dört aylık bir seyahate çıktı. Kerimî, ufkunu çok genişleten bu seyahat izlenimlerini Avrupa Seyahatnamesi adıyla yayımladı 1900-1901 yıllarında Orenburg’da gayri resmî olarak yaklaşık 300 usûl-i cedîd öğretmeninin yetişmesine yardımcı oldu. İki yaz devam eden bu kurslar daha sonra mahallî hükümet tarafından kapatıldı. 1901 yılından sonra babasının Orenburg’da bir matbaa ve kitabevi [Kütübhâne-i Kerîmiyye] açması sebebiyle çalışmalarını bu alanda yoğunlaştırdı. 1902’de babasının vefatı üzerine bütün işler Kerîmî’ye ve kardeşlerine kaldı. 1901-1917 yıllan arasında Kerîmîler’in matbaasında toplam tirajı 1 milyona yakın 384 kitapla Vakit, Şûra, İktisad ve Çükiç gibi gazete ve dergiler basılmıştır.
1905teki I. Rus İhtilâli döneminde İdil Ura! bölgesinde yaşayan Tatar ve Başkırt halkının çıkarları için mücadele eden aydınlar arasında önemli bir yeri olan Kerimî bu sıralarda yapılan siyasî toplantılara katıldı. Uzun yıllar Cem’iyyet-i Hayriyye üyeliğinde bulundu ve Orenburg müslü-man cemaatinin reisliğini yaptı. Remiyev kardeşlerin Vakit adlı bir gazete kurmaları (1906) ve başmuharrirliğine Fâtih Ke-rîmî’yi getirmeleri Kerimî’nin hikâye yazarlığından gazeteciliğe geçmesine vesile oldu. Yalnız Tatar ve Başkırtlar arasında değil Türkistan ve Kazakistan’da da çok okunan Vakit’te Fâtih Kerimî, Duma ve hükümetin durumuyla ilgili haberler yazdı. Aynı dönemde bir müddet Orenburg’-daki Medrese-i Hüseyniyye’de muallimlik yaptı, çeşitli ders kitapları ve ders programlan hazırladı.