Din Sosyolojisi

DİN SOSYOLOJİSİNİN KISA TARİHİ

20. yüzyılın ikinci yarısından günümüze gelinen süreç içerisinde de, din

sosyolojisi alanında öncekilerden farklı olarak, özellikle modern/seküler

dünyada din–toplum ilişkileri konusunda yeni yaklaşımlar sergileyen önemli

sosyologlardan bahsedilebilir. Bu çerçevede Thomans Luckmann, Peter L.

Berger, Robert N. Bellah, Clifford Geertz, Bryan S. Turner, Charles Y.

Glock, Jose Casavova ve Grace Davie gibi isimler öne çıkmakta olup, burada

en önemli örneklerden üçünün din konusundaki sosyolojik görüşleri üzerinde

durulacaktır.

Bazı sosyologlar din için, insanı etkileyen bazı doğaüstü güçlere inanma

şeklinde özsel bir tanımlamaya girişmiş ise de, diğerleri böyle bir bakış

açısının oldukça dar kapsamlı olduğunu savunmuş ve din sosyolojisinin,

kendi araştırma alanı olarak gördüğü sahayı sınırlandırmaması ve tüm ‘inanç

sistemleri’ni açıklaması gerektiğini söylemişlerdir. Bu durumda, tüm çeşitliliği

içinde insanların dünyayı yorumlama biçimleri ve kullandıkları

açıklayıcı çerçeveler din sosyolojisinin ilgi alanına girecektir. Böylece din

sosyolojisi, bilgi sosyolojisinin bir parçası haline gelmektedir; zira insanların

yorumlama şekli, düşünceleri ve bunlar çerçevesinde dünyaya anlam vermeleri

söz konusudur. Bu yaklaşım bazı çağdaş sosyologlarda, örneğin, özellikle

Slovenya doğumlu Alman sosyolog Thomas Luckmann ve Avusturya doğumlu

Amerikan sosyologu ve Lutheryen teolog Peter L. Berger’in çalışmalarında

görülür.

Berger ve Luckmann, din üzerine yapılan çağdaş araştırmalardan çoğunu

eleştirirler ve bunların resmi kiliselerin desteği ve teşviki altında gerçekleştirildiğini

belirtirler. Böyle olunca, din ve din sosyolojisi kiliseye ait

terimlerle tanımlanma sürecine girmiştir; yani kilise merkezli olma eğilimindedir.

Berger ve Luckmann’a göre sosyologlar, bu tür bir ‘kilise sosyolojisi’

yapmak yerine, insanların, yaşadıkları dünyaya anlam verme biçimi ile

ilgilenmelidirler. Din, geçmişte olduğu gibi şimdi de, insanların ‘anlam

dünyası’nın oluşmasında ve yerleşmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Eğer

dinin bu geniş yorumu benimsenirse, din sosyolojisinin alanı bir hayli

genişleyecektir. Berger ve Luckmann’ın kapsayıcı din anlayışına göre din,

tüm değer sistemlerini kapsamakta ve örneğin bilimcilik, psikolojizm,

komünizm vb. gibi anlam sistemleri de bir din olarak görülebilmektedir.

Thomas Luckmann (1927– …)

Önceki sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12Sonraki sayfa

İlgili Makaleler