Edebiyat

Cengiz Dağcı Kimdir, Hayatı, Mücadelesi, Eserleri (Edebi Şahsiyetler)

Cengiz Dağcı. Kırımlı Türk romancı ve şâir. 9 Mart 1920’de Kırım’ın Yalta liman şehrine bağlı Kızıltaş köyünde doğdu, 22 Eylül 2011’de Londra’da öldü. Bir adı da Murat olan Cengiz Dağcı, bâzı eserlerinde Suvarski adını kullanmıştır. Babası Kırım’dan sürgün edilen Emir Hüseyin Dağcı, annesinin adı ise Fatma’dır.

İlköğrenimi ve çocukluğu Kızıltaş (şimdiki adıyla Krasnokamenka) köyünde geçti. Ortaokulu Akmescid’de okudu. Öğrencilik yıllarından îtibâren şiirler yazmaya başladı. 1939 senesinde Kırım Pedagoji Enstitüsüne girdi.

Kırım Pedagoji Enstitüsü ikinci sınıfında iken, II. Dünyâ Savaşı başlayınca askere alındı. Odesa’daki Subay Okuluna gönderildi. 1941 Haziranında Ukrayna Cephesinde tank teğmeni olarak savaşa girdi. Almanlara esir düştü. Bir süre sonra Almanlar tarafından kurulan Türkistan Lejyonuna katılıp, Ruslara karşı savaştı. Daha sonra Polonya’ya geçti. Hanımı Polonya milliyetçileriyle birlikte Almanlara karşı yeraltı faaliyetlerinde bulundu.

1945-46 senelerinde binlerce Türkistanlı ile birlikte Türkiye’ye gelmek için müracaatta bulundu. Fakat devrin idârecileri tarafından bu istekleri kabul edilmediği için gelemedi. Daha sonra Kızılhaç’ın yardımıyla İngiltere’ye gitti. Londra’ya yerleşti ve 1953’te Fulham Road’da bir lokanta açtı. 1974 yılında Londra’da Wimbledon yakınlarındaki Southfields’e yerleşti. Cengiz Dağcı, vatanından ayrıldığından bu yana hiç Kırım’a gitmedi.

edebi_sahsiyetler/cengiz-dagci” 130″ 159″

Savaş onun psikolojik durumu üzerinde olumsuz tesirler bırakmıştı. Bu bakımdan yazar savaş öncesi ve savaş yıllarına ışık tutacak mâhiyette hâtıra tarzında romanlar yazdı. Eserlerinde Kırım Türklerinin sıkıntı ve mücâdelelerini anlattı. Eserlerinde Kırım Türklerinin Rusların zulmü altındaki hayatını anlatır. Hüzünlü bir üslûbu vardır. Bâzı şiirleri 1950’li yılların ikinci yarısında Kırım Dergisi’nde yer aldı. Şiirlerinde ve eserlerinde hislerine bir sınır koymayan Cengiz Dağcı, söylemek istediklerini açıkça ifâde etmeyi tercih etti. Türkiye’de bir yayımcıya gönderdiği hayat hikâyesini, “Elhamdülillah Türküm, Müslümanım ve notlarımda yazdıklarımın hepsinin de hakikat olduğuna yemin ederim.” diye bitirmiştir.

Cengiz Dağcı Londra’nın Soutfields bölgesindeki evinde 2011 yılı, 22 Eylül günü, saat 12.30 sıralarında vefat etti.

Cengiz Dağcı Türkiye’ye hiç gelmediği halde kitaplarını Türkiye Türkçesi ile yazmış, kitaplarının ilk redaksiyonunu da şair Ziya Osman Saba yapmıştır. Türkiye’de yayınlanan eserleri sayesinde Türkiye’de birçok insan Kırım ’ı ve Kırım Tatarları ‘nın yaşantılarını öğrenmiş oldu.

Türk âleminin bir bütün olduğunu da şöyle ifâde etmiştir: “Bize Tatar diyorlar. Çerkez, Türkmen, Kazak, Âzerî, Karakalpak, Çeçen, Uygur, Kabudî, Başkırt, Kırgız diyorlar. Bunlar hep yalan. Deniz parçalanamaz. Biz Türk Tatarız. Bunu senin kalbin bildiği gibi her Başkırt, her Kırgız, her Kazak’ın da kalbi bilir. Kalbinin hisleriyle hareket et. Dünyânın boş hırslarına kapılma…”

Cengiz Dağcı, Türk edebiyâtına birçok eser kazandırdı. Türkiye’de 1956’dan bu yana yayımlanan romanları pekçok baskı yapmıştır.

Hakkında İbrahim Şahin tarafından bir doktora çalışması yapılmıştır (Cengiz Dağcı’nın Hayatı ve Eserleri, Kültür Bakanlığı Yay.,1998).

Eserleri:

Roman
• Korkunç Yıllar (1956), • Yurdunu Kaybeden Adam (1957), • Onlar da İnsandı (1958), • Ölüm ve Korku Günleri (1962), • O Topraklar Bizimdi (1966), • Dönüş (1968), • Genç Temuçin (1969), • Badem Dalına Asılı Bebekler (1970), • Üşüyen Sokak (1972), • Anneme Mektuplar (1988), • Benim Gibi Biri (1988), • Yoldaşlar (1991), • Biz Beraber Geçtik Bu Yolu (1996), • Bay Markus Burton`un Köpeği (1998), • Bay John Marple`ın Son Yolculuğu (1998), • Oy Markus Oy (2000), • Rüyalarda Ana ve Küçük Alimcan (Bir Kırım Öyküsü) (2001)

Hatıralar
• Yansılar 1 (1988), • Yansılar 2 (1990), • Yansılar 3 (1991), • Yansılar 4 (1993), • Ben ve İçimdeki Ben (Yansılardan Kalan 5) (1994), • Hatıralarda Cengiz Dağcı (1998), • Regina (2000)

Hikaye ve Mektuplar
• Haluk’un Defterinden ve Londra Mektupları (1996)

Cengiz Dağcı’nın şiirlerinden;

Veriniz Atamın Kılıcını Bana!

Kalbimde hürriyet ateşi yanar,
Veriniz atamın kılıcını bana!
Atımı süreyim kanlı meydana,
Veriniz atamın kılıcını bana!

Veriniz! Kudretli deryadır gönlüm,
Türkistan yok diye bağıran o kim?
Kanını seven savaşçı bir Türküm.
Veriniz atamın kılıcını bana!

Veriniz! Dökülen kana kan için,
Günahsız yurdumda ölen can için,
Geçmiş ve gelecek nam ve şan için.
Veriniz atamın kılıcını bana!

Kalbimde hürriyet ateşi yanar,
Veriniz atamın kılıcını bana.
Atımı süreyim kanlı meydana,
Veriniz atamın kılıcını bana!