Edebi Şahsiyetler

Cemali Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

Cemâlî, XV. yüzyıl divan şairi ve mesnevi müellifi.

Fâtih devri şairlerindendir. Şeyhî’nin yeğeni olup asıl adı Bayezid’dir. Sehî ve ondan sonra gelen kaynaklar Cemâlî’nin bu adından bahsetmezler. Şairin adı, do­ğum yeri ve babasının adı, Şeyhrnin ölü­mü üzerine Hüsrev ü Şîrîne yazdığı zey­lin başlığındaki ibareden öğrenilmekte­dir. Bu ibare Hüsrev ü Şîrîn mesnevisinin çeşitli nüshalarında farklı olup kaynaklardaki karışıklık da muh­temelen bu farktan ileri gelmiştir. Faruk K. Timurtaş’ın (Demirtaş} gördüğü nüs­hada Bâyezîd b. Mustafa b. Şeyh Ahmed-i Tercümânî el-Akşehrî olarak yer alan şairin isim zinciri, Bursa Eski Yaz­ma ve Basma Eserler Kütüphanesi’ndeki nüshada Bâyezld b. Mustafa el-Meşhûr Şeyhoğlu şeklin­dedir.

Cemâlî’nin Şeyhoğlu Mustafa ile ka­rıştırılması meselesi Faruk K. Timurtaş tarafından etraflı bir şekilde ele alınarak Cemâlî’nin kimliğine ve eserlerine açık­lık kazandırılmıştır. Ancak burada düzeltilmesi gereken bir husus, Timurtaş’ın Uzunçarşılı’nın Cemâlî’yi Şeyhoğlu olarak gösterdiğini söy­lemesidir. Aslında Uzunçarşılı Cemâtfyi Şeyhoğlu olarak göstermemiş, hatta tez­kirelerin Şeyhoğlu Mustafa ile Şeyhoğlu Cemâlî’yi karıştırdıklarını belirtmiştir.

Ayrıca diğer kaynaklar göz önüne alın­dığında Timurtaş’ın verdiği bilgilere ilâve olarak Cemâlî’nin Şeyhoğlu (Şeyhoğlu Cemâlî) diye de tanınmış olabileceğini söyle­mek mümkündür. Veya uzak bir ihtimal­le Hümû ve Hümâyûn yazan olan Cemâlî tamamen başka bir kimsedir. 903 (1497-98) gibi oldukça eski bir tarihte istinsah edilen Hüsrev ü Şirin’in Bursa nüshasında Cemâlî’nin lakabı Şeyhoğlu olarak geçer ki Timurtaş bu nüshayı gör­memiştir. Cemâlfnin XIV. yüzyıl şairle­rinden Şeyhoğlu Mustafa ile karıştırılması hususu Sehî’den başlar.

Bir kısım kaynaklar Cemâlî’nin Kara­manlı olduğunda birleşirken (Schî, Âlî, Bursalı Tâhir) bir kısmı da Bursalı oldu­ğunu kaydeder. Ergun onu Bursa’da birtakım kitabelerde tarihleri bulunmasına bakarak Bursalı kabul eder. Latifi” İse şairin Karamanlı veya Bursalı olabileceğini bildirmekte­dir. Bu bilgilere dayanarak Cemâlî’nin Karamanlı olmakla birlikte bir süre Bur­sa’da da bulunduğu söylenebilir. Cemâli’nin doğduğu tarih bilinmemekle bera­ber onun Hüsrev ü Şîrîne zeyil yazdı­ğında on sekiz yirmi yaşlarında olduğu­nu düşünerek 813-815 (1410-1412) yıl­ları arasında doğduğuna hükmedilebi­lir. Yine birçok kaynağın, özellikle Latî-fTnin verdiği bilgilere dayanarak Cemâ­lî’nin Bayezid devrinin (1481-1512) son­larında öldüğü kuvvetli bir ihtimal ola­rak ileri sürülebilir. Osmanlı Müelîiüeri’nde onun Edirnekapı dışında Emîr Bu-hârî Tekkesi yakınında gömülü olduğu kayıtlıdır (II, 122).

Cemâlî Hüsrev ü Şîrîne zeyil mi yaz­dı yoksa onu tamamladı mı meselesine gelince, genellikle kaynaklarda “itmam” kelimesi geçmektedir. Hüsrev ü Şîrîn nüshalarında ise bu hususta değişik ibareler kullanılmıştır. Cemâirnin Hüsrev ü Şîrîne yaptığı ilâve iki bölümden mey­dana gelmektedir. Birinci bölümde Ce-mâlîŞeyhfnin ölümünden söz eder; “ze­yil” dediği ikinci bölümde II. Murad’ın methi vardır. Bu kısımda Cemâli mahla­sı yerine esas adı olan Bayezid’i kulla­nır. Bu ek kısmın beyit miktarı nüshala­ra göre 44, 77. 103 ve 109 gibi değişik sayıdadır.

İlgili Makaleler