Tarihi Eserler

Büyük Han Tarihçesi, Mimari, Özellikleri, Hakkında Bilgi

Büyük Han, Kıbrıs’ta XVI. yüzyıl sonlarında yapılan han.

Lefkoşe şehrinde bulunan Büyük Han adadaki Türk mimari eserlerinin en baş­ta gelenlerindendir. Kıbrıs fethinin arka­sından buraya tayin edilen ilk Türk bey­lerbeyi olan Muzaffer Paşa tarafından 1572 tarihine doğru yaptırıldığı ileri sürülmektedir. İngiliz yazar G. Jeffery de kaynak göstermeksizin G. Mariti’nin. bu hanın Muzaffer Paşa evkafından oldu­ğunu yazdığını bildirir. Güney Anadolu’­daki Alâiye (Alanya) ile Kıbrıs arasında yapılan ticarette tüccarlar bu handa ko­nakladıklarından buraya Alâiyeliler Hanı denildiği gibi o zaman Anadolu’nun gü­ney kıyılan Karaman eyaleti sayıldığı için Karamanlılar Hanı da denilmiştir.

Hanın yapım tarihini kesin olarak bil­diren bir kitabe yoktur. Bîr arşiv belge­sinden, 18 Safer 979 tarihin­de Muzaffer Paşa’nın Kıbrıs kalelerinin tamiri için İstanbul’dan mimar istediği ve bunun için Bostan adlı bir mimarın gönderildiği öğrenilmektedir. Aynı mi­marın Lefkoşe’deki bu hanı da yapmış olması mümkündür.

Büyük Han Kıbrıs’taki Türk idaresi bo­yunca esas görevine uygun olarak kul­lanılmıştır. Ancak adada bir süre araş­tırma yapan Jeffery’nin 1918’de bildir­diğine göre bina Kıbrıs’ın ana cezaevine dönüştürülmüş ve o sıralarda hâlâ bu kullanışın izlerini taşımaktaydı. Bir ara fakir ailelere barınak olmuş, İngiliz ida­resinin sonlarına doğru tamirine başlan­mış, fakat çalışmalar uzun bir müddet tamamlanmadan kalmıştır. Halen tamir çalışmaları sürmektedir.

Büyük Han, klasik dönem Osmanlı -Türk hanları tipinde, kesme taştan inşa edilmiş iki katlı bir yapıdır. Hanın esas girişi, dışarıya sivri bir kemerle açılan bir eyvan biçimindedir. Bu cephede han duvarına bitişik olarak tek kat üzerine bir sıra halinde dükkânlar yer alır. Bun­lar sonraları çok bozulmuştur. Asıl giri­şin tam karşısında ikinci bir kapı vardır. Ön cephedeki çapraz tonozla örtülü dük­kânlar, esas hanın alt katında bitişik ol­dukları hücrelerle bağlantılıdır. Alt ka­tın gözleri tekne tonozlarla örtülü olup avlunun dört tarafında uzanan revaklara açılırlar. Çapraz tonozlu bu revaklar sivri kemerlidir. Bunların payeleri belirli bir üslûba işaret etmeyen başlıklara sahiptir.

Avlunun iki köşesinde yukarı kata çı­kışı sağlayan birer taş merdiven vardır. Üst kat odaları tüccarların barınması için kullanıldığından hepsi dışarıdan ışık alan birer menfeze sahiptir. Her oda birer tekne tonozla örtülü olup önlerinde do­laşan revak çapraz tonozlarla örtülmüş­tür. Revaklann sivri kemerlerini taşıyan sütunların başlıkları da zemin katında olduğu gibi kaba işlenmiş ve belirli bir üslûbu aksettirmeyen bir işçiliğe sahip­tir. Kapı ve köşelerdekiler de dahil ol­mak üzere üst katta kırk hücre vardır.

Büyük Han’ın avlusu ortasında, namaz mekânına iki taraflı merdivenle çıkılan sekizgen planlı bir mescid vardır. Bazı cephelerinde pencereleri olan ve üstü bir kubbe ile Örtülü bulunan mescidin alt kat sütunlara oturan kemerler ha­lindedir. Benzerlerinde olduğu gibi bu­rada aslında bir şadırvanın bulunması gerekir; ancak sonraları bu şadırvanın akar suyu kemer aralıklarının bazıları kapatılarak bir çeşmeye dönüştürülmüş­tür.

Jeffery, burada 1,50 m. yüksekliğin­de bacalar tesbit etmiş ve bunlara da­yanarak Büyük Han’ın kuzey kanadının belki Türkler’den önce Ortaçağ içlerin­de yapilmış olabileceğini ileri sürmüştür. Ancak bu görüş hiçbir ilmî esasa dayan­mamaktadır. Lefkoşe’de Türk dönemi mimarisinin en belirli örneği olan Bü­yük Han, her Özelliğiyle klasik Osmanlı han ve kervansaraylarının bir numunesidir. Orta avlusundaki fevkani mescidiy­le, Bursa’da Yıldırım Bayezid’in XV. yüz­yıl sonunda yaptırttığı Koza Hanı’na ve i. Mehmed’in XV. yüzyılda inşa ettirdiği İpek Hanı’ndaki mescidlere benzer. Bü­yük Han, Kıbrıs’ın Osmanlı dönemi Türk mimari eserleri arasında en başta gelen anıtlardandır.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler