Türk Edebiyatı

Bozkırdaki Çekirdek – Kemal Tahir Kitap Özeti, Konusu

Bozkırdaki Çekirdek

Roman (Kemal Tahir [Demir], 1967).

Konu: Tek parti idaresi döneminin Köy Enstitüleri uygulaması

Birinci bölümde devrin bu işe memur edilmiş siyasîleri arasında enstitülerin kuruluş gayeleri ile icabında kapatılma yolları tartışılır. Daha sonra Çankırı, Kastamonu ve Çorum topraklarının birleştiği yerde kurulacak Dumanlıboğaz Köy Enstitüsü için ülkücü eğitimcilerden Halim Akın görevlendirilir. Enstitücülerin çevreden topladıkları yirmi iki çocuk ile başladıkları çalışmalar, köy çocuklarının aza kanaat ve çile çekme gücü alabildiğine sömürülerek sürdürülür. Ancak öğretmenlerin köylülerle olumlu ilişkiler kuramamaları yüzünden, zaten temelde köyün sosyo-ekonomik yapısına ters düşen uygulama zaman zaman çatışmalar doğurur.

Bu çatışmaların romana eklenti gibi duran en geniş kısmı köyün zenginlerinden Zeynel Ağa – Kara Derviş ikilisi ile olanıdır. O civarda kendir ekerek esrar üreten ve bu yoldan büyük kazanç elde eden Kara Derviş, enstitünün su borularının kendi arazisi üzerinden geçmesi üzerine boruları tahrip eder. Çatışma hızla gelişir. Enstitücülere yardım eden  Şirin Köy’ün eğitmeni Yamörenli Müte köyün kahpesi Sultan ile basılır. Sahtekârlığı ilân edilerek hapsedilir. Sonunda enstitücüler tarafından kurtarılır Beri yandan Kara Derviş öğretmenlerden, Emine Güleç’i barındığı değirmene kaçırmıştır. Enstitücüler yardıma gelirler. Murat eğitmen Derviş’in kurşunlar: vurulur; Emine de Derviş’i balta ile öldürür.

Kemal Tahir, bu uygulama üzerine görüş ve tenkitlerini müfettiş Şefik Ertem aracılığı ile sürdürür. Buna göre Enstitüler CHP fikriyatının ve iktidarının rahatça sürdürülmesi için kurulmakta, rejimin köyden çıkıp köye yönelecek bekçileri yetiştirilmek istenmektedir. Köyün geleneksel yapısı içinde kalması değişim ve gelişiminin kontrol altında tutulması gerekmektedir. Ancak geçmişinde alabildiğine hür bir düzen içinde yetişmiş olan Anadolu köylüsü yapısına yabancı uygulamaların baskıcı tatbikatına karşı direnecektir. Bu direnişler batılılaşma hareketlerinin devlet tarafından yürütülmeye başlandığı tarihten itibaren içe dönük bir tavırla, kendi kabuğuna çekilme yolu ile gerçekleşmiştir. Bu sebeple Anadolu insanının cevheri sımsıkı saklanarak kıskanç bir biçimde korunmuştur. Tohumun toprağa düşüp yetişmesi, filiz vermesi söz konusu olamaz. Aksi takdirde çıkan filizler budanacak çekirdek de çürüyüp gidecektir.

Yazarın Anadolu insanı üzerine geliştirdiği bu düşüncelerinin yanında, roman Köy Enstitülerine yöneltilmiş tenkidi eserlerin başta gelenlerinden biri olarak değerlendirilebilir. Kuruluş, dil özellikleri ve tipleri açısından bu eser, Kemal Tahir’in romancı olarak bütün hususiyetlerini yansıtması bakımından da dikkate değerdir.

İlgili Makaleler