BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÖRGÜTÜ
BİRLEŞMİŞ MİLLETLER ÖRGÜTÜ
Dünya barışı ve
güvenliğini korumak, milletler arasında dostça ilişkileri ve her alanda iş
birliğini geliştirmek ve devletlerin dış politikalarını uyumlaştıran evrensel
bir merkez olmak amacıyla II.Dünya Savaşı sonunda kurulan en geniş kapsamlı
uluslararası örgüt. 24 Ekim 1945’te yürürlüğe giren San Francisco Antlaşması
ile kurulmuş olup merkezi ABD’nin New York şehrindedir.
Birinci Dünya Savaşı
sonunda galip devletler tarafından kurulmuş olan Milletler Cemi-yeti’nin
(Cemiyet-i Akvam, Socictc des Naü-ons) dünyada barışı ve güvenliği sağlamada yetersiz
kalması ve II.Dünya Savaşı’nın çıkmasını önleyememesi üzerine daha geniş
kapsamlı bir örgülün kurulması çalışmaları, daha II.Dünya Savaşı yıllarında
başladı. Mihver devletlere karşı (Almanya, İtalya, Japonya) savaşan ABD
Başkanı Roosevelt ile İngiltere Başbakanı NV.Churchill’in 14 Ağustos 1941 tarihinde
yayınladıkları “Atlantik Bildirisi”, BM’İn kurulması yolundaki ilk
ciddî teşebbüstür. Ardından, dünya barışım korumak ve güvenliği sağlamak
amacına yönelik düşüncelerin dile getirildiği ve ABD, İngiltere ve Sovyetler
Birliği temsilcilerin imzaladıkları 1 Ocak 1942 tarihli Birleşmiş Milletler
Bildirisi yayınlandı. Milletler Cemİyctİ’nin yerini alacak bir örgülün
kurulması İle İlgili tasarılar ABD, İngiltere, SSCB ve Çin’lİ delegelerin
katıldıkları 21 Ağustos – 7 Ekim 1944 tarihlerinde Dum-barton Oaks’taki
toplantıda ele alındı ve Birleşmiş Milletler Örgülü’nün kuruluş belgesinin
ana hatları burada hazırlandı. Bu toplantıda hâllcdilcmeyen Güvenlik
Konscyi’ndc oy verme yöntemi ile ilgili sorun, 4-11 Şubat 1945’tekİ Yalta
Konferansı’nda çözüme bağlandı ve Örgüt’ün anayasasına (Chartcr) son şekli
verecek konferansın Nisan 1945’te ABD’nin San Francisco kentinde 1 Marta kadar
Mihver’e karşı savaş ilan ctmݧ veya edecek olan ülke temsilcilerinin katılımı
İle yapılması kararı alındı.
25 Nisan 1945’te San
Francisco’da, Mihver’e savaş ilan etmiş yirmi ülke temsilcisinin katıl-
ması İle başlayan
konferansta Dumbarton Oaks önerileri tartışılarak kabul edildi ve 26 Haziran
I945’e kadar toplam elli bir ülke Birleşmiş Milletler Örgütü Antlaşmasına imza
koydular. Birleşmiş Milletlcr’e yeni üyelerin kabulü, Güvenlik Konscyi’ndeki
beş daimî üyenin (ABD, SSCB, Çİn, İngiltere ve Fransa) oy birliğine
bağlandığından ilk yıllarda çok az ülke üye olarak kabul edilmiştir. Özellikle
savaş sonrasında Doğu ve Batı blokları arasında baş gösteren Soğuk Savaş
sebebiyle Batı yanlısı ülkelerin BM’e üye olmalarını SSCB, Doğu Avrupa
ülkelerinin üye olmalarını da ABD veto ettiğinden üye sayısı pek artmamıştır.
1960’lardan itibaren Asya ve Afrika ülkelerinin bağımsızlıklarını kazanmaları
ve Soğuk Savaş’ın yavaş yavaş kendini yumuşamaya bırakmasıyla BM’in üye sayısı
birden artış göstermiştir. Bu yıllarda uluslararası sahneye birden çıkmış
bulunan Üçüncü Dünya ülkeleri için BM, kendi güçlerini ve kişiliklerini
gösterdikleri bir forum hâlini almıştır. Burada, uzun yıllar kendilerini
sömüren ülkelerle aynı sıralarda eşit şartlarda oturup haklarını
savunmuşlardır. Bugün BM’in üye sayısı 159’u bulmuş olmakla birlikte hâlen üye
bulunmayan İsviçre ve Avusturya gibi devamlı tarafsız ülkelerle bazı küçük
devletler de bulunmaktadır.
BM’ye kurucu üye
olmanın temel şartı, Almanya’ya savaş ilan etmiş olmak olduğundan bu yönü İle
Örgüt “anli-faşist” bir cephe oluşturuyordu. Türkiye de son anda
Almanya’ya savaş ilan ederek örgütte yerini alırken, örgüt’ün kuruluş
toplantısında bulunmayan Polonya, kurucu üyeler arasına alınarak istisnaî bir
uygulama yapılmıştı. Diğer bir istisna uygulaması ise Rooscvclt’in Stalin’c
olan yakın dostluğu sayesinde, kuruluşundan beri hiç bir zaman bağımsız bir
devlet olmamış olan Ukrayna ve Beyaz Rusya için yapıldı ve SSCB’ne bağlı bu
iki cumhuriyet de BM’e ayrıca üye oldular.
Personel ve
Bütçe
Teşkilât’ın başındaki
kişi Genel Sekreter’dir. Ncwyork’takİ genel sekreterlik ve teşkilâta bağlı
ihtisas kuruluşlarında yaklaşık elli bin kişi çalışır. BM Genel Sekreterliği
bünyesindeki büro memurlarının sayısı onbirbini bulmaktadır. Örgüt’ün
gelirleri üye devletlerin Ödedikleri aidatlardan oluşur. Gelirinin %75’lik
bölümü personel maaşlarına gider. BM Bütçesinin %25’ini ADD, %10.2’sini SSCB,
%10.9’unu Japonya, %83’ünü Federal Almanya, %6.4’ünü Fransa, %4.9’uııu
İngiltere ve kalanını öteki ülkeler karşılamaktadır.
Organ ları
BM’nin başlıca altı
organı bulunmaktadır: Bunlar sırası ile Genel Kurul, Güvenlik Konseyi,
Ekonomik ve Sosyal Konsey, Vesayet Konseyi, Milletlerarası Adalet Divanı ve
Sek-reteryadır.
Genel Kımıl: Bütün üye
ülke temsilcilerinin katılması ile oluşur. Kurulda her ülkenin bir oyu vardır.
Genel kurul toplantılarında bir başkan seçilir. Her yıl eylül ayı ortasından
aralık ayı ortasına kadar sürer. Bir forum niteliğinde olan Genel Kurul’da
çeşitli kararlar alınır ve gündemindeki konular görüşülür. Alınan kararlar
tavsiye niteliğindedir. Genel Kurula bağlı yedi ayrı komite bulunmaktadır.
Bunlar, Siyasî Komite, Özel Siyasî Komite, Ekonomik İşler Komitesi, İnsan
Hakları Komitesi, Vesayet ve Sömürgecilikle Mücadele Komitesi, Bütçe ve İdarî
İşler Komitesi İle Hukuk Komitesi’dîr.
Güvenlik Konseyi:
BM’in en önemli organı olup barışın korunması, milletler arası güvenlik
sorunları ve askerî konularla ilgilenir, on beş üyeli Güvenlik Konscyi’nde ABD,
SSCB, Çİn, İngiltere ve Fransa, konseyin daimî üyeleri olup Veto hakkına
sahiptirler. “Veto Hakkı” tartışma konusu olmaktadtr. Bugüne kadar
Konsey’in daimî üyeleri yüz elliye yakın veto kullanmışlardır. Daimî üyeler
dışındaki üyeler iki yıl İçin Genel Kurulca seçilir. Kon-sey’de karar
alınabilmesi için en az dokuz üyenin olumlu oy kullanması gerekir. Bu dokuz
üye arasında daimî beş üyenin de bulunma şartı vardır.
Türkiye üç kez
Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine seçilmiştir.
Ekonomik ve Sosyal
Konsey: Kısa adı ECO-SOC olan konsey uluslararası alanda banş ve dostluk
ilişkilerini geliştirmek ile refah ve istikrar sağlamak amacıyla kurulmuştur;
Genel Kurulca coğrafî dağılıma göre seçilen elli dört üyeden oluşur. Her üye üç
yıl konseyde kalır ve her yıl üyelerin üçte biri yenilenir. Görevi Genel
Kurul’a rapor hazırlamak ve hükümetler ile ihtisas kurullarına tavsiyelerde
bulunmak olan konsey, uluslararası konferanslar da düzenler. Konseyin ilgi
alanına tüm ekonomik, sosyal, kültürel, eğitim, kamu sağlığına İlişkin konular
girmektedir.
Vesayet Konseyi: Henüz
bağımsız ülke statüsüne sahip olmayan, sahipsiz bölgeler ve burada yaşayan
insanların hakları ve gelişmeleri ile İlgilenir. lI.Dünya Savaşı mağlubu
ülkelerden alınan topraklarda yaşayanların sorunlarının yanında stratejik
vesayet denilen rejim yolu ile de Pasilıktekİ bazı küçük adaların dünya barışı
açısından kontrolünü sağlar.
Milletlerarası Adalet
Divanı: BM’ye bağlı yargı organıdır. Genel Kurul ve Güvenlik Konseyi
tarafından seçilen on beş üyeden oluşur. Merkezi Lahey’dedir. Üyeler dokuz yıl
için sahip, her ülkeden ancak bir üye bulunur.
Sekreteıya: BM
Sekrctcryasının başında Genel Sekreter bulunur. Genel Sekreter, Güvenlik
Konseyinin tavsiyesiyle, Genel Kurulca seçilir. Genel Sekreterlik binası New
York’ta-dır. Ayırca Cenevre ve Viyana’da ofisleri bulunmaktadır.
Örgütün çalışmaları altı
ayrı dilde yürütülür ve yayınlanır. Bunlar sırası ile İngilizce, Fransızca,
İspanyolca, Rusça, Çince ve Arapçadır. BM Genci Sekreterliğine bağlı bir radyo
istasyonu ve bir de üniversite bulunmaktadır. BM bünyesinde Genel Sekreterle
iş birliği hâlinde çalışan, her ülkenin bir Millî Komitesi vardır. Her komite
bir büyük elçi, yeteri kadar diplomat, uzman, danışman ve personelden oluşmaktadır.
Ayrıca BM’İn, pek çok
alanda dünyanın çe-şİtlİ yerlerinde faaliyet gösteren çok sayıda uzman bağlı
kuruluşu mevcuttur. Bu kuruluşlann sayısı otuza yakındır. Başlıcaları; FAO (BM
Gıda ve Tarım Örgütü); IAEA (Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı); Dünya
Bankası, Uluslararası Çalışma Örgütü; IMF (Uluslararası Para Fonu); UNESCO (BM
Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü); UNICEF (BM Çocuk Fonu); Dünya Sağlık Örgütü;
ve BM Eğitim ve Araştırma Enstitüsü.
Bir de Güvenlik
Konseyi’nin kararıyla bazı bölgesel bunalımları önlemek amacıyla askeri güç
kullanma yetkisine sahip olan BM Barış Gücü vardır. Filistin, Kongo, Kıbrıs ve
Kore’de görev yapmıştır.
Birleşmiş Milletler
örgütü, her ne kadar üye ülkelerin tümüne eşit temsil ve katılma hakkı
tanıyorsa da beş kurucu üyenin (ABD, SSCB, Çİn, ingiltere ve Fransa) veto
hakkının bulunması BM’de eşitlik ilkesini zedeleyen ve II.Dünya Savaşının
sonuçlarına dayanan bir galipler hukukunun uygulanması anlamına gelmektedir ve
bu durum bir hukuk ihlâli olarak karşımıza çıkmaktadır. Uluslararası hukuk
açısından bazı ufak tefek başarıları olmuşsa da, Örgüt’ün barış çabaları arzu
edilen sonuca ulaşmamıştır. Bu da doğaldır, çünkü Dünya sistemi içerisinde iki
süper güç olan ABD ve SSCB ve diğer büyük devletler gerek dünya üzerindeki
hegemonyalarını koruyup sürdürmek, gerekse imal ettikleri silahlara pazar
yaratmak amacıyla bölgesel çatışmaları kışkırtmaktadırlar. Bununla birlikte,
özellikle bağlı kuruluşları aracılığıyla çok sınırlı da olsa, dünyanın çeşitli
bölgelerinde sivil halka götürülen hizmetler (gıda, ilaç ve para yardımı gibi)
kısa vadede oldukça işe yaramaktadır.
Abdurrahman DİLİPAK
Bk. Savaş; Süper Güç/er.