Tarihi Şahsiyetler

Berire Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi, -Sahabi-

Berîre, (ö. 60/680 [?]) Hz. Âişe’nin azatlı cariyesi,sahâbî.

Utbe b. Ebû Leheb’in veya ensardan birinin cariyesi idi. Bedelini dokuz yılda ödeyerek hürriyetini satın almak üzere efendisiyle bir anlaşma yapmıştı. Ara sıra hizmetinde bulunduğu Hz. Âişe’ye kendisini satın almasını teklif etti. Fa­kat sahiplerinin, velayet hakkı kendi­lerinde kalmak şartıyla bu satışa razı olacaklarını söylemeleri üzerine Hz. Âişe onu satın almaktan vazgeçti. Durumdan haberdar olanjfer”Peygamber velayet hakkının, parayı ödeyip köleyi azat edene ait’ olduğunu, bu konuda ileri sürülen “şartın bir değer taşımadığını söyleyince Hz. Âişe bedelini ödeyerek Berîre’yi sa­tın aldı ve daha sonra da hürriyetine ka­vuşturdu. Ancak Berîre onun hizmetin­de kalmakta devam etti.

Azat edilmeden önce Mugîs b. Cahş adında bir siyahînin hanımı olan Berîre, hürriyetine kavuştuktan sonra evliliğini sürdürüp sürdürmeme konusunda dinî bakımdan tamamen serbest olduğunu öğrenince kocasından ayrılmayı tercih etti. Bu ayrılığa dayanamayan Mugis’in utma­ması ve Hz. Peygamber’e kendilerini ye­niden birleştirmesi için yalvarması üze­rine Resûlullah Berîre’yi evliliğinin deva­mı konusunda ikna etmeye çalıştı. Fakat o Hz. Peygamber’in bu arzusunun bir emir olup olmadığını öğrenmek istedi. Onun kendisini buna zorlamadığını, sa­dece arabuluculuk yaptığını anlayınca da kararında ısrar etti.

Berîre azat edildiğinde kocası Mugis’in hür mü, yoksa köle mi olduğu ihtilaflı­dır. Medineli ve Mekkeli râviler onun kö­le olduğunu belirtirken Iraklılar hür ol­duğunu nakletmişlerdir.

Hicretin 9 veya 10. yılında meydana gelen bu hadiseden ahlâkî ve hukukî ba­kımdan 300 kadar mesele elde edildiği söylenmiştir. Taberî ve İbn Huzeyme bu konuda birer eser kaleme almışlar, İbn Hacer de Fethu’l-bâri’-de (IX, 320-326) elde edilen hükümleri özetlemiştir. Bu meselelerin en önemli­leri şunlardır:

1-  Velayet hakkı, bedelini ödeyip köleyi azat edene aittir,

2- Azat edilen kadın köle (câriye), kocasından ay­rılıp ayrılmama konusunda serbesttir.

3- Hürriyetine kavuşan kadın köleler eşle­rinden ayrıldıkları takdirde hür kadınlarınki kadar iddet bekleyeceklerdir.

4- Be­rîre kendisine sadaka olarak verilen bir miktar etten Hz. Âişe’ye hediye etmiş, bu etten yemek isteyen Hz. Peygamber’e -sadaka kabul etmediği dikkate alına­rak- etin mahiyeti hatırlatılınca Berire’-ye sadaka olan bir şeyin kendilerine he­diye sayılacağını söylemiş, bundan da bi­rine sadaka olarak verilen herhangi bir şeyin o kimse tarafından peygambere hediye edilebileceği sonucu çıkarılmıştır.

Halife olmadan önce ileri derecedeki dindarlığı ile tanınan Abdülmelik b. Mer-vân Berîre ile zaman zaman sohbet eder­di. Berîre onda gördüğü bazı kabiliyetler sebebiyle ileride haiife olabileceğini kendisine hatırlatarak Kan dökmeme­sini tavsiye etmiş ve Hz. Peygamberin, “Kişi cennet kapısına kadar getirilip cen­net kendisine gösterildikten sonra bile, haksız yere bir müslüman kardeşinin bir şişe kanını akıttığı için gerisin geri çev­rilir” dediğini söylemiş ve onu uyarmıştı.

Zehebî onun İfk hadisesinde şahitli­ğine başvurulan Berîre olmadığını söyle­mektedir.

Bir rivayeti Nesâî’nin es-Sünen’inde yer alan Berîre’nin Yezîd b. Muâviye dö­nemine kadar (60-64/680-683) yaşadığı rivayet edilir.

DİA

İlgili Makaleler