Nedir ?

Bedene Nedir, Ne Demek, Hakkında Bilgi

Bedene, Hac ve umre yapan kimselerin kestikleri deve ve sığır cinsinden kurbanlar için kullanılan bir terim.

Bedene, Arapça’da “semirmek” anla­mındaki büdn kökünden türeyen bir isim olup büyükbaş hayvanlar için kullanılır. Kurban olarak kesilen küçükbaş hay­vanlara da dem* denir. Hadislerde sık sık geçen bedene, Kur’ân-ı Kerîm’de ço­ğu! şekliyle (büdn) yer almaktadır.

Hacca gitmeyenler gibi hacılar da kur­ban olarak küçük veya büyükbaş hay­van kesebilirler. Ancak hac sırasında iş­lenen bazı ihram yasakiarı kefaret ola­rak bedene kesmeyi gerektirir. Bu yasak­ların başında eşler arasındaki cinsî mü­nasebet gelmektedir. Hanefiler’e göre Arafat vakfesinden sonra henüz ihram­dan çıkmadan bulunulacak cinsî müna­sebetten dolayı ceza olarak bir bedene kesmek gerekir. Cünüp, hayızlı ve nifaslı iken yapılan ziyaret tavafının hükmü de böyledir-, ancak temizlendikten son­ra tavaf iade edilirse bedene cezası dü­şer. Hac için ihrama girmiş bir kimsenin Arafat vakfesinden önce cinsî münase­bette bulunması halinde dört mezhebe göre haccı fasit olduğu gibi Şafiî, Mâlikî ve Hanbelîler’e göre ayrıca ceza olarak bir bedene (Hanefîler’e göre ise dem) ge­rekir. Şâfiîler’e göre Arafat vakfesinden sonra Akabe cemresini taşlama, ziyaret tavafı ve tıraş olma vazifelerinden ikisi­ni yapmadan, umrede bulunanlar için ise henüz umre tamamlanmadan önce­ki cinsî münasebetin cezası da bedene­dir. Ayrıca umre de kaza edilir. Hanbeiî-ler’e göre Akabe cemresini taşlamadan cinsî ilişkide buiunan bir kimse için de bedene kesmek gerekir. MâlikT mezhe­binde hacc-ı “kıran ve hacc-ı temettü’den dolayı şükür olarak, cemreleri taş­lamayı terketmekten dolayı da ceza ola­rak bir bedene kesilir ki burada bedeneden maksat deve ise de deve bula­mayan kimse sığır kesebilir.

Kurbanlık bedenelerden deve beş ya­şını, sığır ise iki yaşını doldurmuş olma­lıdır. Bir bedeneyi 1 -7 kişi arasındaki bir topluluk kurban olarak kesebilir. Ceza olarak kesilen bedenede ise iştirak söz-konusu değildir. Hacda kurban edilmek üzere işaretlenen (bk. HEDY; kılâde) be­denenin sütü sahibi tarafından içilmez.

Bedene sağılmaya devam edilirse sütün kendisi, eğer süt içilmişse tutarı fakir­lere tasadduk edilir.

Kabe’ye sevkedilen bedenelere bu yol­culuk sırasında binilip binilemeyeceği hususu tartışmalıdır. Câhiliye Arapları bedenelere atfettikleri kutsiyetten do­layı üzerlerine binmezlerdi. Yanında kur­banlık bir deve götürdüğü halde yaya olarak hac yolculuğuna çıkan birinin pe­rişan halini gören Resülullah ona deve­sine binmesini emretmiş, hacı adayının devenin bedene olduğunu ileri sürerek binmek istememesi üzerine ise emrini iki ya da üç kere tekrarlamış, bunun üze­rine o da binmiştir. Hanefî­ler’e göre zaruret halinde, Hanbelîler’e göre bir zaruret olmasa da bedeneye binmek caizdir. Şafiî ve Mâlikîler’e göre ise bir ihtiyaç olmaksızın bu kurbanlık deveye binmek mekruhtur.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler