Türk Edebiyatı

Be­yanül Hak Gazetesi, Tarihi, Yazarları, Konuları, Hakkında Bilgi

Be­yânülhak, II. Meşrutîyet’ten sonra yayımlanan dinî, edebî, siyasî ve fennî muhtevalı haftalık gazete.

İstanbul’da 9 Ramazan 1326 – 24 Zil­kade 1330 tarihleri arasında 182 sayı yayımlanmış­tır. Cem’iyyet-i İlmiyye-i İslâmiyye’nin yayın organı olarak imtiyaz sahipliğini, Ayan Meclisi reisliği de yapmış olan Şeh­rî Ahmed (Râmiz) Efendi, İstan­bul mebusu Nasuhefendizâde Mustafa Âsim: başyazarlığını Hürri­yet ve İtilâf Fırkası liderlerinden Ayan azalığı ve şeyhülislâmlık görevlerinde de bulunan Tokat mebusu Mustafa Sabrı Efendi yapmıştır. Mesul müdürlüğünde ise Mehmed Fatin, Mimarzâde Mehmed Ali ve Kilisli Mual­lim Mehmed Münir bulun­muşlardır.

Gazetenin birinci sayısındaki “Beyânül-hakk’ın Mesleği” başlıklı yazıda, “emir bi’l-ma’rûf ve nehiy ani’l-münker” âyetinden yola çıkıl­dığı belirtilerek Meşrutiyefin getirdiği hürriyet havası içinde, “İffet ü istika­met, hamiyyet, hemcinsine muavenet, sûret-i meşrüada hürriyet, ciddiyât ile ülfet, zulm ü istibdada nefret, ulûm ve fünûna muhabbet gibi hissiyyât-ı fâzı-layı ta’mîme medar olacak neşriyat ile millet-i necîbe-i Osmâniyye’nin seviyye-i fıkriyyelerini yükseltmeye çalışacak ve bilhassa dîn-i İslâm’ın mâni-i terakki ol­ması gibi zunûn u tekavvülâtın butlanını bihavlihî teâlâ isbat edecektir” sözleriy­le gazetenin tutacağı yol belirtilmiştir.

Gazetenin muhtevasını daha çok dinî, edebî, siyasî ve fennî konular oluştur­muş, bu konular için “makâlât-ı dîniyye, ictimâiyye ve târîhiyye”, “kısm-ı ede­bî” ve “müteferrikât” bölümleri teşkil edilmiştir. Bütün yazılarda ilmi bakışın esas alındığı belirtilen gazetede çok sa­yıda dinî, tarihî ve sosyal konulu maka­le yanında genellikle İslâmî muhtevalı şiirlerden oluşan edebiyat bölü­mü de büyük bir yer tutmaktadır. “Mü­teferrikât” başlığı altında ise halkın dinî konulardaki şikâyetlerine, bunlara veri­len cevaplara, gazete ile yazışan kişiler­le açık haberleşmelere ve bazı hatırlat­malara yer verilmiştir.

Dinî konularla siyasî meselelerin bir arada yürütüldüğü gazetenin çoğu ya­zılarında âyet ve hadis yer aldığından her sayının ön sayfasına, “Ekseri makalâta âyet-i kerîme ve ehâdîs-i nebeviyye dercedilmiş bulunduğu nazar-ı i’tibara alınarak riayetsizlikte bulunulma­ması rica olunur” uyarısı konulmuştur.

Gazetenin bütün sayılarında Meşruti­yet övülmüş, İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne olan bağlılık vurgulanmıştır.

Hürriyet ve İtilâf Fırkası’nın kuruluş beyannamesinin 21 Kasım 1911’de hü­kümete sunulması gazetede “Hürriyet ve İtilâf Fırkası” başlığıyla duyurulmuş, Meşrutiyetin varlığıyla gerçekten ihti­yaç duyulan şeylerden birinin böyle bir fırkanın kurulması, diğerinin ise hürri­yet içinde birlik ve beraberlik olduğu be­lirtilmiştir. Bundan dolayı fırkanın ku­ruluşu takdirle karşılanmış ve başarılı olması dileğinde bulunulmuştur. Beyânillhakk’m başyazarı Mustafa Sabri’nin Hürriyet ve İtilâf Fırkası kurucu­ları arasında yer alması, Cem’iyyet-i İl­miyye-i İslâmiyye’nin politika yaptığı id­dialarına yol açmış, buna karşı Ermenekli M. Saffet, “îzâh-ı Hak ve Hakikat” başlıklı bir yazıda hiçbir siyasî fırka ile ilgileri bulunmadığını açıklamıştır. Ga­zetenin sonraki sayılarında da zaman za­man bu tür açıklamalara yer verilmiştir. Bursa ve Kütahya’da bazı medresele­rin yıkılıp satıldığı veya yerlerine dük­kânlar yapıldığı şeklindeki bir haber Be­yân ülhak’ta “şeriatsızlık” yerine “ka­nunsuzluk” olarak izah edilmiş ve bun­dan dolayı da gazete 144. sayıdan son­ra iki hafta süreyle kapatılmıştır. Ye­dinci cildin sonunda sekizinci cilde başlanacağı belirtilmekle beraber gazetenin yayımına muhtemelen Bal­kan Harbi yüzünden son verilmiştir. Beyânülhak, 3’ten 34’e kadar olan sayıla­rında yirmi dört, 1 ve 2. sayılar da dahil olmak üzere 35. sayıdan itibaren on altı sayfa olarak çıkmıştır. İlk dört sayıda sayfalar kendi içinde, diğer sayılarda ise gene! sayfa numarasıyla numaralan­mıştır. Gazetenin tamamı 3192 sayfa, 182 sayı ve her biri yirmi altışar sayı­dan oluşan yedi cilttir. Her cildin sonu­na fihrist konulmuştur. Beyânülhak, ilk sayısı İstanbul’da Pangaltı Mekteb-i Har-biyye Matbaası ‘nda. son sayısı Tevsî-i Tıbâat Matbaa sı’nda olmak üzere on iki ayrı matbaada basılmıştır.

Gazetenin müderris, muallim, din ada­mı ve daha çok medrese talebelerinden meydana gelen yazı kadrosunda yer alan başlıca yazarları şunlardır: Abdülahad Dâvud, Abdullah Atıf [Tüzüner]. Ahmed Tâhir, Ali Zeki, Ali Tayyar, Ayıntablı Edib, Ahmed ŞirânT. Ahmed Faik, Hafız Cafer, Hayret [Adanalı], Hüseyin Hazım, İbn Ha­zım Ferid, İbnülemin Ahmed Tevfik [inal], İbnülemin Mahmud Kemal [inal], Kilisli Mehmed Münir, Küçük Hamdı [Elmalılı], Kemâleddin Harpûtî, Mehmed Tâhir [Bur­salı], Mehmed Atıf, Mustafa Faki, M. Saf­fet, Mustafa Âsim. Mehmed Zeki, Meh­med Sâdık. Mehmed Hulusi, Mehmed Vehbi [Konyalı], Mustafa Nuri, Mehmed Esad, Mehmed Arif, Mustafa Sabri, Meh­med Fatin [Gökmen], Osman Nuri, Ömer Hayrı, Ömer Nasuhi [Bilmen], Suudülmevlevî, Şevket Gavsi, Sükri, Bandırmalı Şerefeddin [Yaltkaya] ve Tâhirülmevlevî [Tâ­hir Olgun].

Diyanet İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler