Nedir ?

Bais Nedir, Ne Demek, Esmaül Hüsna’dan Bais İsminin Anlamı

Bais, Allah’ın isimlerinden (esmâ-i hüsnâ) biri.

Sözlüklerde geçen anlamı : “harekete geçirmek, bir ta­rafa yöneltip göndermek, bir işle görev­lendirmek; uykudan uyandırmak, dirilt­mek” gibi mânalara gelen ba”s kökün­den türemiştir. Esmâ-i hüsnâdan biri olarak daha çok “ölüleri dirilten” anla­mında kullanılır ve fiilî sıfatlar grubu içinde yer aldığı kabul edilir. Bâisin bu mânasını muhyî ve cami’ isimlen de te­yit eder (bk. DİA, II, 484). Râgıb el-İsfahânî, kelimenin kökünde “nesnelerin, cinslerin ve türlerin yoktan var edilme­si” anlamının bulunduğunu kaydetmek­te ve kelimenin mânalarına dair verdi­ği çeşitli örnekler içinde En’âm sûresi­nin 65. âyetini bu mânaya ayırdığı an­laşılmaktadır (krş. el-A’râf 7/167; Lok­man 31/28). Buna göre bâis ile, yarat­ma ifade eden halik vb. isimler arasında bir anlam benzerliği meydana gelmek­tedir. Abdülkâhir el-Bağdâdî ise bâisin kökünde ölüleri diriltme, peygamber gön­derme ve harekete geçirme, yani canlı­ların faaliyetlerini yaratma mânalarının bulunduğunu kabul eder. Gazzâlî bâis ile halik kavramları arasında bir bağlantı­nın mevcut olduğunu kabul etmekle be­raber özellikle ba’s kökünün sadece âhiret hayatındaki ikinci ve son yaratmayı ifade etmediğini, bunun yanında ilk ya­ratmadan sonraki birçok yaratmanın her biri için de kullanılabileceğini belirtmiş­tir. Gazzâlî, “…ve biz bilmediğiniz du­rumlarda da sizi yeniden inşâ ederek yaratırız” (el-Vâkıa 56/61) ifadesiyle ilk ve son yaratılıştan başka yaratılışların da bulunduğuna işaret eden âyete da­yanarak bâisin Özellikle canlıların geçir­dikleri evreleri yöneten ilâhî kudretin ifadesi olduğunu vurgulamıştır. Zaten muhtelif âyetlerde insanın yaratılış mer­halelerine temas edilmektedir. Meselâ Gazzâirnin de tahlil ettiği, “Ey insanlar! Ba’s konusunda bir tereddüt içinde bulu­nuyorsanız…” diye başlayan âyette (el-Hac 22/5), insan yaratılışının toprak-nutfe-alaka-et parçası-rahimde kalma dö­nemi-çocukluk-erginlik ve ihtiyarlık mer­halelerine temas edilmektedir. Gazzâlî bunlara, “ruh – duyuların idraki -temyiz kudreti-akıl” şeklinde sıraladığı insanın psikolojik ve zihnî varlık safhalarının ya­ratılışını da ilâve etmiş, nihayet “velayet ve nübüvvet” mertebelerini de ekleyerek Allah’ın bâis ism-i şerifiyle tecelli eden yeniden yaratılış örneklerini zenginleştirmeye çalışmıştır (bk. el-Maksadü’l-esnâ, s. 95). Bâis ölüyü diriltmek veya bir nevi hayat taşıyan canlıyı başka bir ya­ratışla İnşâ etmek anlamına geldiğine göre bir bakıma ölüm kabul edilen bil­gisizliği (bk. Fâtır 35/22) izâle edip yeri­ne hayatı simgeleyen bilgiyi koymak da bu ismin bir tecellisi olarak kabul edil­melidir (bk. Gazzâlî, s. 96).

Bâis kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de geç­memekle birlikte aynı kökten türeyen elliyi aşkın çeşitli kelime Allah’a nisbet edilmektedir. Bu kelimelere birbirinden az çok farklılık arzeden sekiz ayrı mâna veriliyorsa da (bk. İbnü’I-Cevzî, s. 204-205) bunların hepsini Abdülkâhir el-Bağdâdî’nin gruplandırdığı yukarıda işaret edi­len temel anlamlar içinde mütalaa et­mek mümkündür.

Bâis ve bu ismin kökünü oluşturan ba’s ile ondan türemiş birçok kelime, yukarıda sözü edilen temel mânalara bağlı olarak-çeşitli hadislerde de yer al­mıştır.

Diyanet İslam Ansiklopedisi

İlgili Makaleler