Tarihi Şahsiyetler

Alan Lloyd Hodgkin Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

HODGKIN, Alan Lloyd (1914 – 20 Aralık 1998, Cambridge, İngiltere)

İngiliz fizyoloji ve biyofizik bilgini. Sinirsel iletimin kimyasal süreçlerine ilişkin çalışmalarıyla Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü’nü kazanmıştır.

5 Şubat 1914’te Oxfordshire’a bağlı Banbury’de doğdu. Cambridge Üniversitesi’ndeki Trinity College’da doğabilimleri okuyan Hodgkin, 1935’te mezun oldu, sinirsel iletim üstüne çalışmalarıyla 1936’da Trinity College’a üye seçildi. II. Dünya Savaşı sırasında radar üstüne araştırmalar yapan Hodgkin, 1945’te Cambridge’e dönerek öğretim üyeliğini sürdürdü. 1952-1969 arası Royal Society araştırma profesörlüğünü, 1970’ten başlayarak da yeni kurulan biyofizik kürsüsü profesörlüğünü üstlenen Hodgkin, 1963’te Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü’nü J.C.Eccles ve öğrencisi A.F.Huxley ile paylaştı.

İlk çalışmalarında kurbağanın sinirsel mekanizmalarını araştıran Hodgkin, ilk önceleri teknik olanaksızlıklar nedeniyle bir sinirin ancak tümünün elektriksel etkinliğini inceleyebiliyordu. Daha sonra, bir yandan elektriksel kayıtları kolaylaştıran duyarlı gerilim yükselteçlerinin geliştirilmesi, öte yandan bir tür mürekkepbalığı olan Loligo Forbesi’nin yaklaşık 0,7 mm çapındaki “dev” aksonlarıyla çalışma olanağını bulması sonucu, araştırmalarını tek bir sinir telindeki sinirsel iletimin fizikokimyasal süreçleri üzerinde yoğunlaştırdı. O güne değin nörofizyoloji araştırmalarında incelenen sinir tellerine oranla oldukça büyük çaplı bu dev aksonlara mikroelektrotlarla daha kolay girilebilmesi ve aksonun içindeki ve çevresindeki kimyasal ortamın analizinin daha duyarlı bir biçimde gerçekleştirilebilmesi, Hodgkin, Huxley ve çalışma arkadaşlarına sinirsel iletime ilişkin temel araştırmalar yapma olanağı tanımıştı.

Hodgkin ve arkadaşları 1950’lerin başlarında gerçekleştirdikleri araştırmalar sonucu, bir sinir hücresinden kaynaklanıp, hücrenin yapısal uzantısı olan akson aracılığıyla iletilen impulsun zaman içindeki değişimini ayrıntılı bir biçimde gözleme olanağı buldular. Bir impulsun geçmediği zamanlarda (durağan hal) içi dışına göre negatif bir gerilim (yaklaşık -70 mV) gösteren aksondaki bu gerilimin, impuls ile birlikte saniyenin binde biriyle ölçülecek kadar kısa bir süre için artı bir değer kazandıktan sonra yeniden negatif düzeye dönmesini, yarıgeçirgen akson zarının iki yanı arasındaki iyon transferiyle açıkladılar. Durağan halde aksonun içinde potasyum, dışında ise sodyum iyonlarının göreli olarak daha yoğun olduğunu, normal koşullarda yalnızca potasyumun geçmesine izin veren zar yapısının impuls sırasında sodyum iyonlarının da geçmesine olanak tanıyacak şekilde geçirgenlik kazandığını bulan Hodgkin ve arkadaşları, impulsun akson boyunca yeğinliğinden hiçbir şey yitirmeden “hep ya da hiç” ilkesine göre iletildiğini açıklayan bir fizikokimyasal model de geliştirdiler. Bulgularının genel geçerliliğini kanıtlamak amacıyla işaretlenmiş iyonlarla (radyoizotoplarla) aksonun içiyle çevresi arasındaki iyon transferini incelediler.

Hodgkin sinirsel iletimin fizikokimyasal mekanizmasını ana hatlarıyla ortaya çıkararak temel nörofizyoloji araştırmalarında olduğu kadar fizyoloji ve nöropatoloji alanlarındaki gelişmelere de katkıda bulunmuştur.

•    YAPITLAR (başlıca): Conduction of the Nervous Im-pulse, 1964, (“Sinir İmpulsunun İletimi”).

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

İlgili Makaleler