Akkâ
Akkâ. Ahd-i Atîkin Hacco (Akkö), Yunanların Ptolemais ve Fransızların Acre dedikleri günümüzde İsrail Devleti sınırları içinde yer alan bir sahil şehri. Hayfa koyunun (Akka koyu) kuzeyinde muhtemelen millattan III.binyıl içinde kurulmuştur. Güneyin kalan Hayfa şehrine 15 km. uzaklıktadır. 1982’de 39 bin 100 olan nüfüs çeşitli din ve mezhelere mensup insanlardan oluşmaktadır.
Araplar burayı, Ömer döneminde Şurahbil b. Hasene’nin kumandası altında, zaptetmelerdir. Şehir Bizanslılar ile yapılan muharebelerde harap olduğundan, Muâviya yeniden inşa ettirdi ve orada, sonradan halife Hişâm’ın Sur’a naklettirdiği, deniz inşaat tersaneleri kurdurdu. Ahmed bin Tolun limanda büyük dalgakıranlar inşa ettirdi.
Haçlılar seferi, şehir için, yeni bir devrin başlangıcıdır, 1104’te, Kudüs Haçlı Krallığının kurucusu I.Baudouin bu öneli limanı zaptetmeyi başardı; şehir, o zaman kutsal bölgede, Hıristiyanların elinde bulunan yerlerin başlıca merkezi oldu. — ‘Akkâ ‘nin İdrisi tarafından yapılan tasviri, işte bu devreye aittir. “Bir çok çiftlikleri, güzel ve emin limanı ve karışık sekenesi ile çok geniş büyük bir şehir”. — Akkâ, 9 Temmuz 1187 ‘de Salâhaddin Eyyûbi tarafından zapt edildi. Fakat Akka’yi elde bulundurmak, Hıristiyanlar için, hayatî bir mesele idi; bundan dolayı III. Haçlı seferi sırasında şehri yeniden kuşattılar. Kuşatma bir kaç yıl sürdü ve nihayet Philippe Auguate ve Arslan Yürekli Richard’ın gelmesi ile, Akkâ, Hıristiyanlar tarafından zaptolundu (1191). Böylece Filistin’deki Haçlı Krallığının merkezi olan Akkâ, 1229’dan sonra, Akkâ, büyük şövalye tarikatlarından St.Jean şövalyelerinin karargâhı oldu; bu sebeple şehre, St.Jean d’Acre ismi verildi. 1291’de sultan el-Melik el-Eşref, Akkâ’yi zapta başardıktan sonra, Hıristiyanların Filistin’deki hâkimiyetine son verdi; şehir tamamîyle tahrip edildi ve uzun müddet, adetâ ıssız, büyük bir harabe hâlinde kaldı.
XVIII.asrın ortasına doğru, şehir, Celîle (Gelilaa) ‘de de bir devlet teşkil eden şeyh Zahir tarafından hükümet merkezi yapıldıktan sonra, canlandı. I. Selim döneminde Suriye ile birlikte Osmanlı topraklarına katılan Akkâ’da I. Süleyman izni ile Fransızlar bir ticaret merkezi kurdular. Cezzar Ahmed Paşa (1775—1804.) ‘nin idaresi altında, Akkâ yeniden inşa edildi ve daha çok gelişti. Bu sırada Napoleon Bonaparte, İngiliz filosu tarafından muhafaza edilen şehri kuşattıysa da (1799}, zapt etmeyi başaramadı, Cezzar’ın haleflerinin barışçı idaresi altında, Akkâ’nın inşaası devam etti; fakat Akkâ 1832’de, ordusuyla Suriye ve Anadolu’ya yürüyen Mısır valisi Mehmed Ali’nin oğlu İbrahim Paşa tarafından alınınca, tamamen tahrip edildi. Bir kere daha kalkınmışsa da, 1840’ta, İngiliz ve Avusturyaliların yardımı ile, Türk filosu tarafından topa tutuldu ve işgal olundu. O zamandan itibaren, Osmanlı hâkimiyeti altında, tekrar biraz hayat buldu. I.Dünya Savaşı’ndan önce Hayfa-Akkâ demiryolu hattı kuruldu.
1918’de Akkâ İngilizler tarafından işgal olundu. II.Dünya Savaşı’ndan sonra bölgeyle ilişikin Birleşmiş Milletler Komisyonu tarafından yeni bir plan ortaya atıldı (29 Kasım 1947). Ancak Mayıs 1948’de İngiliz himayesi sona erdiği sırada İsrail ordusu şehri işgal etti.