Tarihi Şahsiyetler

Abdullah bin Hüseyin Kimdir, Hayatı, Ürdün Krallığı Kurucusu

Abdullâh b. Hüseyn b. Alî b, Hasenî el-Hâşimî (1882-1951) Ürdün Hâşimî Krallığı’nın kurucusu ve ilk devlet başkanı (1946-1951).

Hicaz Emîri Şerif Hüseyin’in oğludur. Mekke’de doğdu. Daha sonra İstan­bul’a gitti ve tahsilini orada tamam­ladı. 1908’den sonra Osmanlı Meclis-i Meb’ûsanı’nda Hicaz temsilcisi olarak bulundu. Hz. Hasan’ın 38. kuşaktan torunu olup Osmanlı protokolünde Mek­ke şerifleri arasında yer alırdı. Hicaz’a gittiği bir sırada Mısır’a uğrayarak bu­rada İngiltere’nin Mısır Başkonsolosu Lord Kitchner ve Ronald Storrs ile I. Dünya Savaşı öncesinde bazı gizli gö­rüşmeler yaptı. Osmanlılar’a karşı ayak­lanan milliyetçi Araplar’ın davasını des­tekleyen Reşid Rızâ’nın Kahirede kur­duğu Arap Birliği Cemiyeti’ne (Cem’iyyetü’l-Câmi’ati’l-Arabiyye) üye oldu. Osmanlılar’a karşı hazırladıkları ayaklan­ma hareketinde babası Şerif Hüseyin ile İngilizler arasında aracılık yaptı. 10 Haziran 1916da Mekke’de ayaklanma­nın başlaması üzerine o da harekete katıldı ve bir daha İstanbul’a dönmedi. 8 Mart 1920’de Şam’da toplanan Irak Kongresi’nde onun Irak kralı, kardeşi Faysal’ın da Suriye kralı olması karar­laştırıldı. Fakat Suriye kralı ilân edilen kardeşi Faysal’ı Fransızlar’ın Şam’dan çıkarmaları üzerine Irak krallığına Fay­sal getirilince, Abdullah da İngiliz man­dası altındaki Filistin’den ayrı tutulan Şarkî Ürdün’de kurulmasına karar veri­len Millî Arap Hükümeti’nin başına emîr olarak getirildi. Başlangıçta 20 Şubat 1928 antlaşması ile tesbit edilen yetki­leri, daha sonra 2 Haziran 1934 ve 9 Temmuz 1941 tarihlerinde genişletildi. İngiltere 22 Mayıs 1946’da Şarkî Ür­dün’ü müstakil bir devlet olarak tanıyın­ca Abdullah Ürdün Hâşimî Kralı unvanı ile yeni kurulan devletin başına geç­ti. İsrail Devleti’nin kuruluşundan son­ra Araplar’la İsrail arasında 15 Mayıs 1948’den 3 Nisan 1949’a kadar devam eden Filistin Savaşı’ndan sonra Arap Birliğine ait askerlerin işgalinde bulu­nan toprakları 1950’de resmen Ürdün Devleti’ne kattı. 20 Temmuz 1951’de Kudüs’te Mescid-i Aksâ’da öldürüldü.

Abdullah b. Hüseyin’in Tallâl ve Nâyif adlarında iki oğlu vardı. Tallâl, babasının ölümü üzerine tahta geçmişse de son­radan sıhhî sebepler dolayısıyla tahttan indirilerek İstanbul’a Ortaköy Şifa Kliniği’ne gönderilmiş ve ölünceye kadar orada kalmıştır. Bugünkü devlet baş­kanı Kral Hüseyin, Tallâl’ın büyük oğlu­dur. Abdullah’ın kardeşleri Ali ve Faysal da Osmanlılar’a karşı girişilen hareket­te kendisi gibi faal rol oynamışlardır. Ailede, Şerif Hüseyin’in Türk hanımın­dan olan Zeyd isminde üvey bir kar­deş daha vardır. Zeyd önceleri Irak­ta kardeşi Kral Faysal’ın yanında bu­lunmuş, yurt dışı ziyaretleri sırasında ona vekâlet etmiş, daha sonra yıllarca İrak’ın Londra sefiri olarak görev yap­mıştır.

Abdullah b. Hüseyin, babası Şerif Hü­seyin’in başlattığı harekette dış temas­ları ve bilhassa İngilizlerle olan görüşmeleri idare etmiştir. Bu faaliyetlerini Müzekkirâtî adlı hatıratında bütün ay­rıntılarıyla anlatmıştır. Hatıratının deva­mı mahiyetinde olan el-Tekmile ise, Ür­dün kralı ve devlet başkanı olarak dev­rinde yapılan diplomatik yazışmaları içermektedir.

Diyanet İslam Ansiklopedisi