Din Psikolojisi

65.DİN DEĞİŞTİRME SÜRECİ

Dine dönüş ve din değiştirme davranışı kısa sürede oluşmaz. O, ağır ağır hareket eden bir tirenin hızlanarak birden ateşlenmesi, sessizce büyüyüp gelişen bir tomurcuğun patlaması gibidir. Kişiye, yaşadığı süre içinde etki eden birçok faktör onu bulunduğu dinden uzaklaştırarak din değiştirmeye kadar götürebilmektedir. Bunun yanında her kültürde ve toplumda bireyin yapısına ve yetişme tarzına göre farklı süreçler yaşanabilmektedir. Ancak bütün bunlardaki psikolojik değişim ve gelişimi dikkate alarak genel bir model oluşturmak da mümkündür.
Batı’daki Yeni Dini Hareketleri inceleyerek bir din değiştirme süreç modeli geliştiren bazı araştırmacılara göre din değiştirmede şu yedi süreç söz konusudur:
1. Gerginlik hissetme: İnsanın hiçbir davranışı gerilimlerden, engellemelerden ve gelgitlerden tam anlamıyla bağımsız değildir. Bu nedenle din değiştirmede (hepsinde olmasa da) ilk aşama gerilim hissetme aşamasıdır.
2. Dinî bir problemi çözme bakış açısına sahip olma: İnsanın dünyadaki varlığını, hayatın anlamını ve çeşitli toplumsal olayları sorgulayarak başlayan bu süreçte birey problemine çözüm yolları ortaya koyar.
3. Arayış içinde olma: Birey kendi dininde yaşadığı problemlere çözüm bulamadığı takdirde farklı dinler bazında yeni bir arayış içine girdikten sonra üçüncü evre ortaya çıkmakta ve bu tip kişiler kendilerini “dinî arayış içerisinde olan” şeklinde tanımlamaktadır.

4. Kritik eşik: İlk üç evrede yaşanan olayların, kişinin hayatındaki önemli dönüm noktaları ile kesiştiği anlarda (iş değişikliği, okul değişikliği, 
evlilik, yer değişikliği vb.), hayatının bir dönemeç noktasında gireceği dine rastlar.
5. Etkin bağ oluşturma: Bireyin kendi dinine yabancılaşma sürecinde, gireceği dine bağlı olan kişilerle aralarında etkin, duygusal bağ oluşur.
6. Yeni dinî grup dışındaki kişilerle iletişimi azaltma: Bireyin yeni bir grup aidiyeti psikolojisi ile eski arkadaş grubuyla olan iletişiminin kesilmesini veya azalmasını ifade etmektedir. Bu dönemde kişinin din değiştirmesi sonucu eski sosyal çevresi ile bağlarının zayıflayacağı düşünülmektedir.
7. Yeni dinî grup üyeleri ile yoğun iletişime geçme: Bu aşamada din değiştiren bireyin yeni girdiği dinin üyeleri ile yoğun bir biçimde iletişim halinde olması, dini faaliyetlere katılmasıdır. (Köse, 2008, s.159).
Bu modelin bütün aşamalarının her din değiştiren kişide görülmesi gerektiği söylenilemez. Fakat bu model daha sonraki araştırıcılar tarafından her dinî gruba uyup uymadığı tartışılsa da her din değiştiren kişi için geçerli genel bir süreç modeli olarak kabul edilmiştir. Ancak bu modele uymayan birçok bireysel sürecin olabileceğini unutmamak gerekir. Yaptığı araştırma sonunda Ali Köse’nin de vardığı sonuç, “tüm din değiştirme hadiseleri için belirlenmiş bir süreç modelinin olamayacağı” yönündedir. “Her din değiştirme hadisesinin kendine mahsus boyutları olabilir. Hadiseye sadece kişi veya grup açısından yaklaşarak tek bir bakış açısına takılıp kalmak olayın anlaşılmasını zorlaştırır” demektedir.
Farklı bireysel süreçleri bir tarafa koyarak, bizim kendi araştırmamız sonunda belirledimiz, genel bir din değiştirme sürecinin şu dört aşamadan geçtiği görülmektedir: (1) Bireyin bulunduğu dine olan inanç ve bağlılığı, bir takım uzaklaştırıcı etkiler nedeniyle zayıflar ve bu soğutucu etkiler bilinçaltına itilir. (2) Bulunduğu dinden uzaklaşmasına neden olan konuların, başka bir dinde, kendisini tatmin edecek içerikte var olduğunun öğrenilmesiyle bu dine karşı ilgi duyulur. (3) Bilinçaltına yerleşen uzaklaştırıcı etkiler, bilinç alanına çıkarak yeni dine karşı duyulan ilgi ve eğilimler ile birleşir ve din değiştirmeye karşı olan direnişlerle çatışma başlar. Bu devre huzursuzluğun en çok görüldüğü devredir. (4) Çatışmanın yeni din lehine sonuçlanmasıyla gerginlikten kurtulunur ve din değiştirme kararı verilir.

İlgili Makaleler