Din Psikolojisi

60.DİNİ TÖREN Dini Ritüel, Ayin ve Tören

Her toplumda özel zamanlarda ve mekânlarda sabit, kalıplaşmış, sembolik anlamları da olan kutlama ve törenler düzenlenir. Bunlar genel olarak toplumsal yaşamın sembolik nitelikli ya da dar anlamda dinî nitelikli eylemleri olabilir. Örneğin mezuniyet törenleri, doğum günü kutlamaları, resmi bayram törenleri genel nitelikli bir ritüel, Hz. Peygamber’in doğumunu kutlama, bir sünnet merasimi, bir mevlit okutma merasimi, bir yağmur duası dinî ritüellerdir. Dolayısıyla dinî ritüeller, dua ve ibadetten farklı, içinde duanın da yer aldığı dini kutlama ve uygulamalardır. Buna göre ritüeller salt ibadet ya da dinî pratikle özdeşleştirilemeyecek kadar geniş bir kavramsal içeriğe sahiptir.
Dinî ritüeller dinî inançları eyleme dönüştürerek toplumsal paylaşımın konusu haline getirmekte, dindarlığın toplumsal boyutunu oluşturmaktadır. Dolayısıyla dinî hayatın temel unsurlarından biri olarak dinî ritüeller inanca toplumsal bir boyut katmaktadır.
Dini ritüelle ilgili daha ayrıntılı bilgi için

http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/37/1144/13418.pdf adresinde yer alan İlkay Şahin’in Dini Hayatın Ritmi: Ritüel ve Müzik adlı yazısını okuyabilirsiniz.
Âyin kelimesi bazı tarikat törenleri dışında İslam kültüründe fazla yer tutmayan bir dinî uygulamayı ifade eder. Buna karşılık meselâ Hiristiyanlık’taki vaftiz ayini oldukça önemli bir dinî törendir.
İnanan insanlar, dinî inanç ve duygularını topluca, bir arada törensel biçimde ortaya koyma eğilimi duyarlar. Bunlar yıllarca uygulanarak, din görevlileri vasıtasıyla bir tapınma biçimi tarzında belli zamanlarda tekrar edilerek geleneksel hale gelmektedir.

Ülkemizde en yaygın dinî ritüel olarak mevlit merasimleri görülmektedir. Aslında mevlit, Hz. Peygamber’in doğumunu kutlama ve anma vesilesiyle ortaya çıkan bir dinî merasim iken, bugün daha çok ölünün ardından ve ölüler
için okunan, ancak bazı bölgelerde doğum, sünnet, evlilik merasimlerinde de düzenlenen dinî bir ritüele dönüşmüştür. Mevlidin çokça kabul görüp benimsenmesinde, onun anlaşılır bir dile, şiirsel bir üslûba sahip olmasının ve musiki formuyla okunmasının etkisi büyüktür. Ayrıca mevlit esnasında Kur’an’ın ve ilâhilerin okunmasının ve topluca dua edilmesinin de çok önemli olduğunu belirtmek gerekir.
Mevlit ritüeli ile ilgili inanç ve tutumlar hakkında, Hayati Hökelekli’nin İslam Psikolojisi yazıları kitabının “Mevlitle İlgili İnanç ve Tutumlar” bölümünü okuyunuz.

Dinî Ritüel, Ayin ve Törenin Psikolojik Etkileri
Dinî ritüelin, ayin ve törenin, katılımcılar üzerinde önemli psikolojik etkileri¬nin olduğu bir gerçektir. Öncelikle bu törenler sırasında kişinin dinî duyguları yoğunluk kazanmakta, çoşkunluk yaşanmaktadır. Mevlit dinlerken ağladığını belirten kişiler olmaktadır. Bu duygu yoğunlaşması, bireyin düşüncesine ve davranışlarına da yansır. Birey Allah’ı, Ahreti, yaptıklarını düşünür ve bütün kişiliğiyle iyi olma arzusu ön plana geçer. Kendini kritik eder ve sorumluluk duygusu güçlenir. Hatalarından, yanlışlarından pişmanlık duyarak bunları tekrar etmeme yönünde bir eğilim ortaya çıkar. Zihnindeki kötü düşünceleri, kalbindeki kötü duyguları atar.
Dinî ritüeller, dinî inancı pekiştirir, kuvvetlendirirler. Bireyler bu tür törenler sırasında kendilerini Allah’a daha yakın hissederler. Denebilir ki, dinî inanç kendisini ifade eden eylemler vasıtasıyla hayatiyetini devam ettirir, canlılık ve güç kazanır. Bu tür eylemlerle pekiştirilmeyen ve yeniden hareke¬te geçirilmeyen bir inancın etkisiz kalacağı açıktır.
Dinî ritüellerin önemli bir etkisi de sosyal dayanışma ve kaynaşmanın, birlik ve bütünlük ruhunun canlı kalmasını sağlamalarıdır. Aynı inanç ve duyguları paylaşan insanların dinî bir törende bir araya gelmeleri, aralarında daha samimi, daha sıcak duyguların oluşmasına, kendilerini aynı bütünün parçaları olarak görmelerine neden olur. Birbirleriyle ilgilenme, birbirlerine yardımcı ve destekçi olma arzuları artar. Mevlitle ilgili yülkemizde yapılan bir araştırmanın sonuçları, araştırmaya katılanların % 86’sının, mevlidin “sosyal kaynaşma ve yakınlaşmaya” yol açtığı anlayışına sahip olduklarını ortaya koymuştur.(Hökelekli, 2009,s.320)
Dolayısıyla dinî ritüeller bireyin inancını güçlendirme, dinî duygularını geliştirme ve toplumu Allah ve Peygamber sevgisi, dinî değerler etrafında birleştirme, aynı idealler doğrultusunda bütünleştirme gibi bir fonksiyona sahiptir.